Şunun için etiket arşivi: SAĞLIK haberleri

Çok güçlü bir kokuya sahip olan çörtük otu, yemeklerde sık sık baharat olarak kullanılır. Yağı da çıkartılarak kullanılan tarhana otu solunum yolu hastalıklarına oldukça fayda sağlar. Peki tarhana (çörtük) otunun faydaları nelerdir? Çörtük otu hangi hastalıklara iyi gelir? Sizler için tam bir şifa kaynağı olan çörtük otu hakkında merak edilenleri araştırdık. Haberin detayında çörtük otuna dair her şeyi bulabilirsiniz.

Halk arasında şifalı ot, dikenli ot ya da tarhana otu olarak geçen çörtük otu, keskin kokusu ile dikkat çeken otlar arasında yerini alıyor. Kozmetik ve gıda sektöründe geniş bir ağa sahip çörtük otunun yağı da çıkartılarak kullanılabilir. Kendiliğinden yetişen çörtük otu, kokusu ve tadı ile yemeklere farklı bir tat katıyor. Yüzyıllardır alternatif çağda kullanılan çörtük otu, solunumdan boşaltıma kadar pek çok hastalığa doğal ilaçtır. Yaprakları ve çiçeğinin ayrı ayrı kullanıldığı çörtük otu genellikle kurutularak tüketilir. Her aktarcıda bulunan çörtük otu yani tarhana otu evinizin bahçesinde de kolaylıkla yetişebilir. Maydanozgiller ailesine ait olan tarhana otu, sebze olarak da yemeği yapılabilir. Koku ve tadı ile yemeklere farklı bir aroma verir. Ülkemizde İzmir ve Manisa’da yetişen tarhana otu, güneşte kurutularak cam kavanozlarda muhafaza edilir. Yemek piştikten 15 dakika sonra atılarak tazeliği korunur. Ayrıca salata ve turşularda eklenebilir. Bazı yörelerde kaynatılarak çay olarak ta tüketilir. 

TARHANA (ÇÖRTÜK) OTUNUN FAYDALARI NELERDİR? ÇÖRTÜK OTU HANGİ HASTALIKLARA İYİ GELİR?

Çörtük otunun böbreklere çok büyük bir faydası vardır. Besin atıklarının birikmesi ile böbreklerde oluşan taş ve kumu dökmede birebir etkili olur. Sancısız ağrısız bir şekilde çörtük otu taşı döker. 

Böbreklerdeki taşı ve kumu dökmenin yanı sıra idrarı sökmede de etkili olur. Ayrıca mesanenin enfeksiyon kapması önleyerek ağrısız bir şekilde enfeksiyonların atılmasına yardımcı olur.

Mide hastalıkları günümüzde sık sık yaşanan problemler arasındadır. Hazımsızlık, şişkinlik, ülser ve reflü gibi rahatsızlıklara zemin hazırlayan problemleri ortadan kaldırır. Ayrıca oluşan hastalıkların şiddetini hafifletir. Özellikle yemeklerden sonra yaşanan gaz problemlerine iyi gelir.

Tarhana otu çayı astım ve bronşit gibi akciğer hastalıklarına da iyi gelir. Nefes alış verişleri düzenleyen tarhana otu çayı, boğazdaki enfeksiyonlarını da temizler. Bronş borularında solunum yolu ile gelen enfeksiyonlu hücrelerin birikmesini önler.

Kadınlarda daha fazla görülen kulunç ağrıları boyunda sık sık yaşanır. Tarhana otu gibi güçlü antioksidanlar oluşan kulunçları rahatlatır. Kasları yumuşatır.

Tarhana otu ayrıca cilt hastalıklarına da iyi gelir. Özellikle egzama gibi sık sık yaşanan cilt sorununun şiddetini azaltan tarhana otu suyu cilt yüzeyindeki hücreleri de yeniler. 

Uyku insan sağlığı için olmazsa olmazlardandır. Vücudun dinlenme sürecini içeren uyku aynı zamanda fayda da sağlar. Konsantreyi artırır ve stresi azaltır bu yüzden kişinin gün içerisinde ortalama 7-8 saat uyku uyuması gerekir. Peki düzenli uykunun sağlığa faydaları nelerdir? Sağlıklı bir uyku için neler yapılmalıdır? Sizler için haberin detayında sağlıklı uykuya dair merak edilen her şeyi haberin detayına ekledik.

Doğadaki tüm canlıların vücutlarını dinlendirme şekline uyku denir. Uyku gün içinde kişilerin işlevlerini gerçekleştirmek için ihtiyaç duydukları bir zaman dilimidir. Kişi uyurken şuursuz değildir. Tam tersi beyin ve vücudun tüm fonksiyonları açıktır. Ancak kısa süreliğine beyin dinlenir. Vücut bu süre içinde yenilenir. Beyin bu zamanda yeteri kadar dinlenmediğinde kişide unutkanlık, asabiyet, konsantre eksikliği ve stres gibi sağlık sorunlarına neden olur. İnsanın yaşamı boyunca uykunun önemli bir yeri vardır. Uyku beynin önceki gün aldığı bilgiyi ve besini işlemesini destekler. Bir günlük süreçte uyku doğal bir şekilde yerini alır. Yapılan bazı araştırmalarda uyku sırasındaki kişiler EEG yöntemi ile neler yapıldığına bakılmıştır. Beynin dalgalarını izleyen uzmanlar uyku sırasında kişinin neler yaşadığını ortaya koymaya çalışmıştır. Psikolojinin yeniden yapılanması ve hafızanın güçlenmesi için uyku gereklidir. Kısacası uykunun insan sağlığına inanılmaz faydaları vardır.

DÜZENLİ UYKUNUN SAĞLIĞA FAYDALARI NELEDİR?

Merkezi sistemin yenilenmesini sağlar.

Sindirimi düzenler. Kilo almayı yağ tutmayı engeller.

Yaşam kalitesini artırır. Yorgunluk ve stres gibi sağlık sorunlarına zemin hazırlayan sorunları giderir.

Beyni dinlendirdiğinden konsantre oranını artırır.

Kemik ve kasları güçlendirir.

Yapılan araştırmalarda düzenli uyku sağlıklı bir dolaşım sistemini destekler.

Cilt yenilenerek daha parlak daha canlı olmasını sağlar.

İngiltere’de bir araştırma merkezinin sonuçlarına göre; düzenli bir uyku ve erken kalkmanın bazı kanser hastalıklarını önler. Özellikle kadınlarda meme kanserine yakalanma riskinin azaltıldığı görülmüştür. 

SAĞLIKLI BİR UYKU İÇİN NELER YAPILMALIDIR?

Yatmadan öce çay, kahve ve kola gibi içecekler yerine süt ve meyve suyu gibi içecekler tüketiniz.

Uyumadan önce ılık bir duş ya da kitap okuma gibi alışkanlıklar edininiz.

Akşamları duygusal konulardan konuşmayınız. Bu konular sizi olumsuz etkiler. Beynin uyku hormonunu azaltır.

– Gün içerisinde 12:00-13:00 arası yarım saat uyuyunuz. Ancak yarım saatten fazla uyumayınız. Bu gece uykunuzu kaçırabilir.

Yatak ısısının soğuk olmasına özen gösteriniz. Böylece daha çabuk dalmanıza neden olabilir. Aksi halde sıcak bir yatak ortamı vücut sıcaklığınızı olumsuz etkiler. 

Yattığınız odanın zifiri karanlık olmasını daha rahat uyumanızı destekler.

Kurduğunuz alarm sizden bir metre uzakta durması daha faydalı aksi halde vücutta beklenti anksiyetesi oluşur. Yani vücudunuz alarm çalmasını takıntı haline getirir.

Yatacağınız yere yatma vaktinde gidiniz. Bu da 23:00 saati olması daha faydalı olur. Çünkü vücut 23:00 saatinde adrenal sistemi yenilemeye başlar. Çalışmaya başlayan sistemle vücut zehirli hücreleri safra kesesinden idrar ve dışkılama yoluna atar. Ancak vücut bu saatte uyanık olduğunda bu zehirlerin karaciğerde birikme ihtimali vardır. 

Yatma ve uyanma saatinizi değiştirmeyiniz.

Sizi rahatlatacak uygulamalar yapabilirsiniz. Esneme ve gerilme gibi…

Kilonuzu koruyunuz.

Kronik hastalığınız yoksa ilaç tüketmemeye dikkat ediniz. İlaç yerine doğal yöntemler deneyiniz.

Yapılan araştırmalarda yatağa çorapla girmek gece uykularını tamamen böler.

Akşam yemeğinden sonra 1 saatlik yürüyüş ya da bisiklet sürme uykunuzun gelmesine neden olur.

Halk arasında yeni dünya olarak bilinen malta eriğinin insan sağlığına birçok faydası vardır. Peki malta eriğinin faydaları nelerdir? Malta eriği hangi hastalıklara iyi gelir? Doğada bulunan en iyi A vitamini olan malta eriği hakkında merak edilenleri sizler için derledik. Haberin detayında kan basıncını düzenlemede etkili olan malta eriğine dair her şeyi bulabilirsiniz.

Gülgiller ailesine ait olan malta eriği anayurdu Çin olarak bilinse de yetiştirilmesi ilk kez Japonya’da yapılmıştır. Daha sonralardan Akdeniz ve Avrupa ülkelerinde yaygınlaşır. Ülkemizde Akdeniz Bölgesi’nde yetiştirilir. Malta eriği ağacı yaz kış yeşil kalabilir. Ayrıca bu ağaç yaprak dökmez. Ağaçta yetişen meyve malta eriği, yeşil bir renkten sonra olgunlaştıkça sarı renge dönüşür. Ekşi tatlı karışık bir tada sahiptir. Meyvenin içindeki çekirdekler kaynatılıp suyu tüketildiğinde mide asidini düzenler. Sindirimi rahatlatır. Doğu Asya’da 800’den fazla çeşidi olan malta eriği, şekil olarak küçük armuta benzer. Malta eriği pastalarda ve soslarda kullanılır. Ayrıca malta eriği salata, reçel ve şeker şurubu yapılarak tüketilir. Malta eriği iyice yıkanarak tüketilmesi tavsiye edilir. 

MALTA ERİĞİNİN FAYDALARI NELERDİR?

– Düşük kaloriye sahip olan malta eriği lif ve pektin açısından zengindir. Pektin kolonları yumuşatarak besinlerin daha rahat dışkılanmasını yapar. Bu özelliği sayesinde kolon kanseri gibi riskli hastalıkların önüne geçer. 

– Güçlü bir A vitamini sayesinde göz sağlığını da korur. Vücudun ihtiyacı olan yüzde 50 karşılar. İçerdiği yüksek antioksidan sayesinde gözdeki virüsleri engeller. Göz içindeki vitamin seviyesini dengeler. 

– A vitamini sadece göze değil aynı zamanda vücudun diğer organlarında da fayda sağlar. Yapılan araştırmalarda flavonoidler bakımından zengin olan malta eriği, akciğer ve ağız boşluklarındaki hücrelerin mutasyona uğramasını önler. Böylece tümör ve kanser riskini azaltır. 

– Malta eriği, kan şekerini düşürür. Bu sayede diyabet hastalığına yakalanma riski azalır. Uzmanlarda diyabet hastalarını kan şekerini düzenlemek için malta eriği çayı öneriyor. Bunun için malta eriği yaprakları ya da çekirdekleri kaynatılarak çay hazırlanabilir. Malta çekirdeği insilün ve glikoz seviyelerini düzenler. 

– Kil topraklarında yetiştiğinden demir ve bakır bakımından oldukça zengindir. Demir kan hücrelerini artırır. Demir eksikliği olan kişilerin bol bol tüketmesi tavsiye edilir. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Günde 5 tane malta eriği yiyerek demir eksikliği giderilmiş olur.

– Çin alternatif tıbbında malta eriği yaprakları çekirdekleri ile beraber kaynatılır. Hazırlanan bu su boğazlardaki enfeksiyonu temizler. Güçlü bir balgam söktürücüdür. Ayrıca akciğerlerdeki virüsleri söker atar. 

– Kronik uykusuzluk günümüzde giderek yaygınlaşır. Bu hastalığın önüne geçmek için uzmanlar ilaçlardan önce doğal karışımlar tüketilmesini öneriyor. Rahat bir uyku için gece yatmadan 3 tane malta eriği tüketilmesi yeterli olur. 

– K vitamini bakımından zengin olan malta eriği, kemik ve kas sağlığını güçlendirir. İleri yaşlarda görülen kemik erimesi gibi hastalıkların riskini azaltır.

Ülkemizde genellikle Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde yaygın olarak görülür. Tıp dilinde bruelloz virüsü ile bulaşır. Bu virüs genellikle bruelloz virüsüne yakalanmış hayvanlardan insanlara geçer. Peki brusella hastalığı nedir? Brusellanın belirtileri nelerdir ve tedavisi var mıdır? Sizler için halsizlik gibi belirtilerle kendini gösteren brusella hakkında merak edilenleri derledik.

Bruselloz virüsünün neden olduğu brusella hastalığı genellikle inek, keçi ve koyun gibi hayvanların etinden, sütünden bağışıklık sistemimize bulaşır. Eklem ağrıları ile kendini gösteren bu hastalık, belirti olarak diğer hastalıkları taklit ettiğinden uzmanlar uzun süre teşhisini koymakta zorluk çeker. Bu hastalık ilkbahar ve yaz aylarında daha fazla görülür. 15 yaş grubunun bu hastalığa yakalanma oranları yüksektir. Kentteki insanlardan çok, köylerdeki insanlar bu bakteriye yakalanma açısından tehlike altındadır. Ayrıca yüksek ateşte kaynatılmamış sütten yapılan yoğurt ve taze peynir de bakteriye yakalanma riskini artırır. 

BRUSELLA HASTALIĞININ BELİRTİLERİ NELERDİR?

Sırt, bel, diz ve bileklerde şiddetli ağrılar,

Yeme bozukluğuna bağlı iştah ve kilo kaybı,

Nedensiz terleme ve ateşlenme sonrası bilinç kaybı,

Gece aniden terlerle uyanma,

Diz kemiklerinde ağrılar,

Kusma ve ishal gibi belirtiler hastalığının şiddetini artırdığının göstergesi,

Kalp, dalak, lenf ve karaciğer büyümesi ise en ciddi belirtilerindendir. 

BRUSELLOZ HANGİ BESİNLERDEN BULAŞIR?

Sığır, koyun ve keçi gibi hayvanlardan ve bu hayvanların ürünlerinden elde edilen süt ve süt ürünleri aracılığıyla insanlara bulaşan bir enfeksiyondur. Halk arasında koyun hastalığı, peynir hastalığı gibi isimlerle de adlandırılan hastalık; ülkemizde Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerimizde daha sık görülmekle birlikte bütün bölgelerde gözlenmektedir.

BRUSELLA TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?

Uzun bir süre insan vücudunda yaşayan bu bakterinin azalması veya yok olması için ilaç tedavisine başlanılır. İlk evrede teşhis edilen brusella hastalığına antibiyotik tedavi uygulanır. Böylece bakteri üç ayda vücuttan atılır. Bu da bakterinin kronikleşmesini engeller. Ancak brucelloz bakterisi erken teşhis edilmediğinde kalp hastalıkları ve nörolojik rahatsızlıklara sebebiyet verebilir. Tedavi, hem brucella hastalığına göre hem de kendisi ile beraber gelişen diğer hastalıklara göre uygulanır.

Suyu çıkartılarak fermantasyon yolu ile üretilen elma sirkesi asidik güçlü bir sıvıdır. Bu sıvı yüzyıllar önce alternatif tıp uzmanları tarafından keşfedilmiş ve ilaç yapımlarında kullanılmıştır. Peki elma sirkesi suyunun faydaları nelerdir? Cilt temizliğinden ayaklardan vücuttaki toksini atmaya kadar etkili olan elma sirkesi suyu hakkında merak edilenleri sizler için araştırdık. Haberin detayında elma sirkesi suyuna dair her şeyi bulabilirsiniz.

İçeriğinde fosfor, kalsiyum, magnezyum, potasyum,pektin, A, B1, B2, B6, C ve E vitaminlerini içeren sirkeli su pirinç, elma, üzüm ve arpa gibi besinlerin ham suyu çıkartılarak elde edilir. Sirke Doğu tıbbında keşfedilen ve yaraları temizlemede kullanılan en büyük buluşlardan biridir. İçerdiği asidik sayesinde enfeksiyonu önleyen sirke zamanla yemek yapımlarında temizlikte ve diğer hastalıklarda doğal ilaç olarak kullanılmıştır. Osmanlı devrinde saraydaki kadınlar güzellik bakımlarının listesinde sirkede varmış. Özellikle cilt temizliğinde fayda sağlayan sirke leke ve aknelerin çıkması engellenirmiş. Sıfır şeker barındıran sirke aynı zamanda kandaki hücreleri dengeler. Aralarında en güçlü olan elma sirkesinin suyu ciltten saça kadar birçok faydası vardır. Çok kuvvetli bir virüs öldürücüsü olan elma sirkesi suyu, zayıflamada da oldukça etkilidir. Fermente yöntemi ile elmanın direk kendi asidinin çıkarılması elde edilir. Uzmanlar direk tüketildiğinde günde en fazla 2 defa bununda bir akşam bir gündüz olması gerektiğini vurguluyor. 

ELMA SİRKESİ SUYUNUN FAYDALARI NELERDİR?

Japonya’da yapılan bir araştırmada obezite olan kişilerin vücutlarında yağ yakma asit oranının azaldığından dolayı hızla kilo aldıkları gözetlenmiştir. Ancak araştırmada sirke tüketen kişilerin hızla kilo verdikleri görülmüştür. Bir bardak suya bir kaşık elma sirkesi katıp günde iki defa tüketebilirsiniz.

İlerleyen yaşlarda ve kemik hastalıklarının etkisi ile yaşanan kramp ağrıları azaltmada da sirke oldukça etkilidir. Bir ılık su bardağının içerisine bir tatlı kaşığı bal katıp günde bir defa içerek ağrıları azaltabilirsiniz.

Sirke özellikle mevsim geçişlerinde yaşanan grip, kuru öksürük ve soğuk algınlığı gibi hastalıkların yaşanmasını da önler. Haftada iki defa ılık bir bardak suyun içerisine bir tatlı kaşığı elma sirkesi ve su katıp karıştırınız. Karışıma dilerseniz zencefil de ekleyerek daha kuvvetli bir doğal ilaç elde etmiş olursunuz.

Bazı bağışıklıklar enfeksiyonlu hücrelere karşı oldukça zayıftır. Özellikle mantarlı hücrelerin çoğalmasına meyilli olan vücuda sahip kişilerin gece yatmadan ılık bir suyun içerisine bir tatlı kaşığı elma sirkesi ekleyerek tüketmesi tavsiye edilir. Bu uygulama vajina mantarı ve mesane enfeksiyonları için birebir fayda sağlar.

2006 yılında yapılan bir araştırmada sirke içerdiği asit sayesinde vücuttaki tümörlü hücrelerin oluşumunu önler. Ayrıca diğer vücut hücrelerinin DNA’sını koruyarak mutasyona uğramalarını engeller.

Kandaki insilün direnci bozulduğunda kişilerde şeker hastalığı ortaya çıkar. Uzmanlar bir tatlı kaşığı elma sirkesini bir bardak suya ekleyerek tüketildiğinde bu riskin azaldığını vurguluyor. Aynı zamanda kandaki diğer hücreleri de dengede tutarak yüksek tansiyon gibi durumların yaşamasını önlediği tespit edilmiştir.

Bazı güzellik uzmanları cildin elastikiyetini artırmanın en sağlıklı yolunun elmalı sirke olduğunu öneriyor. Cilt yüzeyinde yaşanan deformasyonları önleyerek kırışmasını ve yaşlanmasını önler. Tonik olarak kullanılan elma sirkesi aynı zamanda gözeneklerin temizlenip sıkılaşmasını sağlar. 

Banyoda son durulama da elma sirkesi kullanıldığında saçların hücrelerini yeniler. Parlaklığını artırarak dökülmeyi engeller. Saç diplerindeki pH değerini artırarak da saç köklerini kuvvetlendirir.

Gün boyu çalışanların en büyük problemlerinden biri vücutta artan toksin ve ayak kokusudur. Ancak eve geldikten sonra sirkeli ılık suda bir saat bekletilen ayaklardan hem vücuttaki tüm toksinler çıkar. Hem de ayak kokusu giderilir. Bunun aynı sıra ayak derisi kendini yeniler mantar ya da her hangi bir cilt hastalığının yaşanması engellenir. Ayrıca tırnaklarda yenilenerek hasar almaz.

Yemeklerden sonra yaşanan hazımsızlık ve karın şişkinliği gibi mide sorunları için etkili olan elma sirkesi ayrıca mideyi de temizler. 1 çorba kaşığı elma sirkesi ve bir bardak su karışımı ile yaşanan karın şişkinliği kısa bir sürede giderilmiş olur. 

Kokusu ile dikkatleri üzerine çeken vanilyanın insan sağlığına birçok faydası olduğunu biliyor muydunuz? Özellikle tatlılarda şeker yerine kullanılan vanilya bağışıklık sistemini güçlendirir. Peki vanilyanın faydaları nelerdir? Vanilya nasıl kullanılır? Kalsiyum ve sodyum bakımından zengin olan vanilya hakkında merak edilenleri sizler için araştırdık. Haberin detayında vanilyaya dair her şeyi bulabilirsiniz.

Salep ailesine ait olan vanilya tam bir şifa deposudur. 20 santimetre boylarında kadar varan vanilyanın yaklaşık 150 türü bulunmaktadır. Anavatanı Ekvatorun Pasifik kıyıları olan vanilya bitkisi ilk kez Mkesikada kullanılmıştır. Hoş kokusu ile kozmetik ve gıda sektöründe büyük yeri olan vanilyanın faydaları zamanla öğrenildiğinde alternatif tıpta da kullanılmaya başlandı. Ülkemizde sera ve botanik bahçelerde üretilir. Ancak çok fazla tüketilme alanı yoktur. Yaygın kullanıldığı alan ise tatlılardır. Asit dengeleyici özelliği sayesinde mideyi rahatlatır. İşlenmiş şekerler vücuda ciddi zararlar verir. Vanilya alternatif şeker olarak kullanılan en sağlıklı besindir. Şampuan, duş jeli, el sabunları ve cilt kremlerinde ham madde olarak eklenir. Vanilyanın toz hale getirilmesini ilk kez Fransız Edmond Albius keşfetti. Ayrıca yapılan araştırmalarda stres ve depresyon gibi psikolojik sağlık sorunları ile baş etmede de doğal ilaçtır. Beş dakika boyunca koklandığında sinir hücrelerini sakinleştirerek ortaya çıka duygu yoğunluğunu azaltır.

VANİLYANIN FAYDALARI NELERDİR? VANİLYA NASIL KULLANILIR?

Kadınların korkulu rüyası olan adet gecikmesi ve sancısına bin bir fayda sağlar. Aktarcılarda satılan vanilya bitkisinden 100 gram suda kaynatıp süzüp içiniz. Vanilya çayı ay dönümünü düzenleyerek şiddetli sancıları hafifletir. 

Mide asidini düzenleyerek hazımsızlık, şişlik ve yanma gibi sağlık sorunlarını engeller. Yemeklerden sonra bir tatlı kaşığı toz halinde tüketebilir. 

İçerdiği afrodizyak özelliği sayesinde vücudun günlük ihtiyacı olan enerjiyi verir. Bağışıklık direncini artırarak hastalıklara karşı savunma mekanizması sağlar.

Kas sistemindeki bozulma midedeki kasılmaları da etkiler. Bozulan kasılma sistemi kusma gibi problemlere neden olur. Vanilya mide kaslarını güçlendirerek kusma sorununu engeller. 

Vanilya yağı uçucu yağlar arasında yer alır. Bu yağ cilt düzeyindeki hücreleri yeniler. Kırışıklık ve yaşlanma gibi problemleri geciktirir. Aynı zamanda hücreleri yenilediğinden yüzeyde egzama gibi hastalıkların oluşma ihtimalini azaltır.

Alerjik reaksiyonlar sonrası sürüldüğünde ise oluşan kızarıklık, kaşıntı ve kabartı gibi durumların belirtilerini azaltır. 

Dracaena draco olarak bilinen ejder ağacı bir subtropikal bir iklimde yetişir. Kuşkonmaz ailesine ait olan ejder ağacı, kan ağlama özelliği vardır. Dalları ortalama 15 yılda büyüyen ağaç salgıladığı kırmızı reçine ile meşhurdur. Peki ejder ağacının faydaları nelerdir? Ejder kanı ağacı hangi hastalıklara iyi gelir? Haberin detayında ejder kanı ağacı hakkında merak edilenleri bulabilirsiniz

Hint Okyanusu iklimine ait olan Ejder ağacı; Kanarya, Madeira ve Cape Verde adalarında bulunur. Her mevsim yeşil kalan bu ağacın insan sağlığına çok inanılmaz faydaları var. Ağaç yaralandığı zaman gövdesinden kırmızı bir sıvı akıtır. Bu nedenle ağaca, ejder ağacı, çıkan sıvıya da ejder kanı denilmiş. Yapılan araştırmalarda bu sıvı, insan kanında bulunan hemoglobulin yani demir maddesi içerdiği ortaya çıkmıştır. Bazı ilaçların ham maddesi olarak kullanılır. Eski Roma medeniyetinde bu ağacın özündeki sıvıdan doğum yapan kadınlara, kanser olanlara ilaç yapılırmış. Aynı zamanda bu ağacın yetiştiği ormanlarda yaşayan yerliler ise ejderha kanını yaraları dezenfekte etme kullanmışlardır.  İlk keşfedildiği yıllarda bu ağaçları endüstriyel olarak çok fazla kullandıklarından sayısı azalmıştır. Bunun için harekete geçen yetkililer ağaçları koruma altına almışlardır. Ejder kanı ağacının insan sağlığına herhangi bir zararı bulunmamaktadır.

EJDER KANI AĞACININ FAYDALARI NELERDİR?

Ejder kanı reçinesinin 3 damlası doğada antioksidan bakımından zengin olan besinlerden 10 kat daha fazla antioksidan görevi sağlar. Belirli dönemlerde elde edildiğinden çok değerli bir reçinedir.

Hücrelerin mutasyona uğramasını durdurur, böylece kanserli hücrelerin oluşumu engeller.

Alternatif tıpta yaygın olarak kullanılan ejder kanı ağacı yaşanan travmatik olaylar sonucu oluşan morluk, kanama ve kaşınma gibi sağlık sorunlarını dindirmede kullanılır. 

Bakteri ve virüsler çok çabuk çoğalırlar. Hızla yayılan bu enfeksiyonları azaltmak için ilaç olarak sürülür.

Anemi riskini azaltır.

Cilt rahatsızlıkları ve yara, yanık gibi durumları da iyileştirir.

Böcek ısırıklarını önlemek için ayrıca böcek ısırıkları sonrası deforme olmuş alanı iyileştirmek için kullanılır. 

Ağız yaralarını dezenfekte eder.

İşlenerek tüketildiğinde vücuttaki kan hücrelerinin sayısını artırmanın yanı sıra genç hücrelerin uzun ömürlü olmasını destekler. 

Güzel kokusu ile bilinen lavantanın insan sağlığına faydaları olduğunu biliyor muydunuz? Peki lavantanın faydaları nelerdir? Özellikle yağı kullanılan lavanta hakkında merak edilenleri sizler için araştırdık. Lavanta yağı nerelerde kullanılır? Haberin detayında eski çağlardan beridir kullanılan lavanta ve lavanta yağına dair her şeyi haberin detayında bulabilirsiniz.

Kozmetik sektöründe çok kullanılan lavanta içeriği çözücü maddeler sayesinde aslında sağlığımıza da faydaları vardır. Yüzyıllardır bitkisel tedavide kullanılan lavantanın ağrı kesici özelliği sayesinde Osmanlı zamanında savaşlarda her askerin cebine konulduğu biliniyor. Ballıbabgillerden olan lavanta Akdeniz bitki örtüsüne aittir.  Atlas Okyanusu kıyıları boyunca devam eden lavanta bitki örtüsü geniş bir alana sahiptir. Çalı görünümde yetişen lavanta ucundaki mor renkli yapraklardan etrafa hoş bir koku yayılır. Ayrıca bu yaprakların sıkılması çıkan yağı ile uçucu yağlar arasında en meşhur olanıdır. Temmuz aylarında toplanmaya başlanan lavantaların estetik açıdan da çok güzel göründüğü için fotoğraf çekimlerinde tercih edilir. Kozmetik ve ilaç sanayisinde kullanılan lavanta içerdiği anti-enflamayuar sayesinde sakinleştirici bir özelliği vardır. Eski çağlardan beri cilt temizliğinde, romatizma, burkulma ve kırık bölgelere pamuk yardımıyla uygulanır. 

LAVANTANIN FAYDALARI NELERDİR?

En yaygın faydası içerdiği çözücü madde sayesinde depresyona iyi gelmesidir. Yapılan araştırmalarda lavanta, sinir hücrelerini yenileyerek stres ve sinirlilik gibi psikolojik sorunların riskini azalttığı gözlenmiştir.

Beyindeki bazı hasarlar uyku problemini ortaya çıkarır. Bu durumun yaşanmaması için yatmadan önce boyun ve bileklerinize lavanta yağını sürünüz. Lavantanın içinde bulunan sakinleştirici maddeler sayesinde beyindeki hücreleri melatonin hormonunu artırarak rahat bir uyku çekmenizi sağlar.

Mevsim geçişlerinde yaşanan üstü solunum yolu enfeksiyonuna bağlı ortaya çıkan iltihaplanmayı vücuttan atar. Ayrıca boğaz şişkinliği ve yutkunma zorluğu içinde birebir fayda sağlar. 

Kozmetik ürünlere alerjisi olanların lavantayı kullanarak doğal parfüm elde edebilir. Aynı zamanda dudak koruyucu, cilt yanığı ve güneşin ciltteki zararlı etkilerini yarı yarıya indirir.

Protein eksikliğine bağlı ortaya çıkan kas ağrılarını da dindirme özelliği olan lavantayı masaj yaparak kaslarda oluşmuş ödemleri atabilirsiniz. 

İyi bir antioksidan olduğundan vücutta bulunan zararlı hücreleri idrar yolu ile atarak, böbreklerde taş oluşumunu engeller.

LAVANTA YAĞI NERELERDE KULLANILIR?

Banyo yaparken kullanılan suya eklendiğinde vücut ağrılarını azaltır. Düzenli bu uygulamada kan basıncı dengelenir.

Kaldırılan kıyafet ve yataklara döküldüğünde buralarda güve olmasını engeller. Hoş bir koku bırakır. Dolapların içerisine de dökülebilir. 

Yatmadan önce kaynamış bir bardak suyun içine damlatılarak rahat bir uyku çekmenizi sağlar. Ayrıca sinirleri sakinleştirerek stres ve yorgunluk gibi sağlık sorunlarını iyileştirir.

Gece yatmadan önce lavanta yağı ile kaç ve kirpikler temizlendiğinde buralarda oluşma ihtimali olan parazitlerin hasar oranlarını sıfırlar.

Ayak tabanına ve enseye sürülüp masaj yapıldığında buralardaki vücut noktaları sayesinde gün boyu oluşan kas ve kemik ağrılarını dindirir. Ödem oluşumunu azaltır.

Vücudumuzda yeterli oranda oksijen olmadığında ciddi hastalıklara neden olduğunu biliyor muydunuz? Peki hipoksi (Oksijen eksikliği) nedir ve belirtileri nelerdir? Hipoksinin tedavisi var mıdır? Kulak ağrısı gibi belirtilerle kendini gösteren hipoksi hastalığı hakkında merak edilenleri sizler için araştırdık. Haberin detayında hipoksiye dair her şeyi bulabilirsiniz.

Vücudun fonksiyonlarını yerine getirmesi için oksijene ihtiyaç duyar. Oksijen özellikle sinir hücrelerinin taşınması için oldukça etkilidir. ‘Hipo’ eksiklik anlamına gelir. Hipoksi ise genel itibari ile oksijen eksikliğidir. Hipoksi akciğer, karaciğer, kalp ve beyin sağlığını olumsuz etkiler.  Oksijen eksikliğinin genel şekilleri; hipoksik, hipoksemik, anemik ve histotoksiktir. Vücudun her hangi bir bölgesinde yaşanan travmatik olay sonucu  kan akışının ve oksijenin yeterli miktarda dağılımı sağlanmadığı olaya hipoksi denir. Özellikle beyne kan taşıyan damarlar bu yetersizlikten dolayı tıkanır. Bu durum felce kadar götürür. Kan içinde yeteri kadar oksijen olmaması sinir hücrelerinin taşınmamasına bunun sonucunda da organların fonksiyonlarının çalışmasını engeller. Vücut içindeki kan akışı sekteye uğrayınca bazı hastalıklar ortaya çıkar. Özellikle sık hapşırma ve kulak basıncı gibi sağlık sorunları bu nedenle yaşanır. 

HİPOKSİNİN NEDENLERİ NELERDİR?

Oksijenin azaldığı yüksek bir yere çıkmak ya da alçak bir yere girmek

Sigara ve alkol gibi kötü alışkanlıklar oksijen seviyesini düşürür

Akciğerdeki ciddi hastalıklar yeteri miktarda havayı vücuda aktarmayı engeller

Sinüs tıkanıklığı vücudun ihtiyacı olanından az oksijen alır

Uyku sırasındaki değişen pozisyonlar

Kalp hastaları

Yeteri miktarda temiz hava solunmayan yerlerde çalışma

HİPOKSİNİN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Konsantre eksikliği ve sürekli baş ağrısı

Gözlerde ağırlaşma

Düzensiz kalp atışları

Sık sık aşırı terleme

Nefes alıp vermede zorlanma

Kas ve kemik yorgunluğu

Hastalıklara yakalanma oranında artış

El ve ayak tabanında karıncalanma 

Yemek yeme isteğinde azalma

HİPOKSİNİN TEDAVİSİ VAR MIDIR?

Bu belirtiler hemen hemen her hastalığın belirtisi olabilir. Bu yüzden belirtiler kendini gösterir göstermez bir uzmana başvurmanızda fayda var. Hipoksinin en belirgin belirtisi ise sürekli hapşırma ve kulak çınlaması durumlarıdır. Vücuttaki oksijen eksikliği basınç dengesizliğine neden olduğundan bu iki durum yaşanır. Uzman doktor genellikle ciddi bir sağlık sorununa yol açmaması için kandaki oksijen oranını artırıcı ilaç tedavisi uygular. Ayrıca oksijen verilerek de bu denge sağlanmaya çalışılır. Tedavi genellikle hipoksiye neden olan soruna göre şekillenir. Bu yüzden belli bir yöntem yoktur.

Su bitkisi olan yosunun insan sağlığına faydalı olduğunu biliyor muydunuz? Peki yosunun faydaları nelerdir? Yosun nerelerde kullanılır? Yosun çayı nasıl yapılır ve neye iyi gelir? Sizler için Asya ülkelerinde yemek ve kozmetik sanayinin vazgeçilmez ham maddesi olan yosun hakkında merak edilenleri araştırdık. Haberin detayında yosuna dair her şeyi bulabilirsiniz.

Su dibinde yetişen yüzeye varmak için içi boş bir gövdesi olan yosunlar, dalgalarla kıyılara vurur. Klorofil üreten yosunlar, asalak bitki türlerinde yer alır. Çin, Japonya ve Kore gibi ülkelerde ilaç, gıda ve kozmetik sanayinde kullanılır. İçeriğinde  A, B1, B2, B6 ve C vitaminleriyle niyasin, iyot, potasyum, demir, magnezyum ve kalsiyum barındırır. Hemen hemen her çeşidi tüketilen yosunun bağırsak kurtlarını dökmede, saçları kuvvetlendirme cildi pürüsüzleştime gibi faydaları vardır. Salata, çay ve ana yemeklerde ana maddedir. Fazla tüketildiğinde metabolizmayı bozar. Bu yüzden ishale neden olabilir. Bunun dışında zararı bilinmemektedir. Yosun ticaretinde en güçlü ülke Çin’dir. Çin’de okyanus diplerinden toplanan yosunlar, kayalara vurmuş yosunlardan daha kalitelidir. İnsan sağlığına faydası olan bu bitki örtüsü su dibinde yaşayan canlı hayvanların hem saklanma hem de besin ihtiyaçlarını giderir. 

YOSUNUN FAYDALARI NELERDİR?

İyot bakımından oldukça zengin olan yosun, trioid bezlerinin çalışmasını sağlar. Hormonları dengeleyen iyot, özellikle kadınsal hastalıkların yaşanmasını önler.

Güçlü bir vitamin deposuna sahip olan yosun, üst solunum yolu hastalıklarını önlemek için oldukça etkili bir besindir. Balgam söktürücü özelliği olan yosun boğazların tahribatını önler. Ayrıca akciğerde meydana gelen deformelerin de önüne geçer. 

Eski çağlarda yara ve yanık gibi durumlarda açık olan yerin enfeksiyon kapmaması için kullanılırmış. Cildin hasra aldığı alanı hızla iyileştiren yosun, aynı zamanda eklem, kas ve kemik ağrılarda da iyileştirme görevi görür. 

Cilt hem dış hem iç sağlık sorunlarından olumsuz etkilenir. Ciddi anlamda hastalıklara neden olan bu etkileri şiddetini azaltmada kullanılan yosun hücrelerin hızla yenilenmesini sağlar. Uzakdoğu insanlarının yaşlanmamasının sırrı olan yosun, çorba veya çay yapılarak tüketilir. Dıştan müdahalede ise direk olarak hasarın yüzeyine bırakılır. Ya da zeytin yağı, aleo vera ile karıştırılarak maske hazırlanır. 

Yosun çayı mide sağlığı için birebirdir. Mide asidini dengeler. Besinlerin öğütülmesi için mide kasını güçlendirir. Ayrıca reflü ve ülser gibi hastalıkları önler. Yapılan araştırmalarda yosunun halsizlik ve anoreksi gibi hastalıkları engellediği tespit edilmiştir. 

Yüksek antioksidan özelliği olan yosun vücudu serbest radikallerden arındırarak vücudun fazla asit yağ, toksin gibi hücreleri birikmesinin önüne geçer.

LDL kötü kolesterol seviyesinin yüksekliğine denir. Bu kolesterol yüksek oldukça kalp ve damar sağlığı olumsuz etkilenir. Bunu dengeleyen besinler tüketilmesi gerekir. Yosun bu kötü kolesterolü düşürmede etkili bir besindir. Yosunu çay, çorba ya da geleneksel yemeklerin içerisine eklenerek tüketilebilir.

Yosun uzun süre tok tutma özelliği olduğundan kilo vermede de etkilidir. Düşük kalorisi olan yosun, diyet listelerinde ilk sıralarda yer alır. 

YOSUN ÇAYI NASIL YAPILIR VE NEYE İYİ GELİR?

4 gram yosun

Bir adet limon 

Bir tatlı kaşığı bal

İki bardak su 

Yosunları bir kasede iyice öğütün üzerine rendelediğiniz limonu ve suyu ekleyip ortalama 5 dakika kaynatın. Ocaktan aldığınız bu karışımı süzüp balı ekleyip tüketin. Bu karışımım mide ağrılarına sindirim problemlerinden en çok yaşana kabızlığa iyi gelir.