Şunun için etiket arşivi: diyet haberleri

Histamin, bağışıklık, sindirim ve nörolojik sistemler de dahil olmak üzere vücudun birçok ana sisteminde rol oynar. Histaminin görevi bedeni çevreden gelen potansiyel tehditlerden; alerjenler, toksinlerden korumaktır. Peki histamin diyeti nedir, nasıl uygulanır? İşte Uzman Diyetisyen Zülal Yalçın’dan Histamin diyeti ile ilgili tüm merak edilenler…

Histamin, biyojen amin olarak bilinen bir kimyasaldır. Düşük histamin diyeti, histamin içeren gıdalara tepki olarak hapşırma, kaşıntı veya kurdeşen gibi semptomlar geliştiren kişilere yardımcı olabilir. Histamin, vücutta ve bazı gıdalarda doğal olarak oluşan bir kimyasaldır. Düşük histamin diyeti, bir kişinin semptomlarına hangi gıdaların neden olduğunu bulmasına yardımcı olabilir. Bu yiyeceklerden kaçınarak bir iyileşme görebilirler. Bir beslenme uzmanı bu süreçte birine rehberlik edebilir. İşte histamin diyeti ile ilgili bilinmesi gerekenler:

HİSTAMİN İNTOLERANSI NEDİR?

Bazı durumlarda ise kandaki histamin oranı çok yükselir. Beden ürettiği histamini yeterince hızlı atamamaya başlar. Bu da histamin intoleransını meydana getirir. Fakat bu intolerans, glüten intoleransı gibi histamin alerjisini göstermez. Sadece kanda histamin yüksekliğini işaret eder.

PEKİ KANDA HİSTAMİN YÜKSEKLİĞİ NEDEN OLUR? 

Bazı alerjiler, bağırsak mikrobiyotasının dengesizleşmesi, çölyak hastalığı, bazı ilaçların kullanımı, genetik yatkınlık, yüksek histaminli beslenme kanda histamin yüksekliğine sebep olabilir.

histamin intoleransı nedir

HİSTAMİN YÜKSEKLİĞİNİN SEMPTOMLARI NELERDİR? 

⇒ Yüksek histamin çoğu zaman alerjiye benzer semptomlarla ortaya çıkar. Fakat alerjiden en büyük farkı uzun süreli olması ve aniden belirmemesidir. Gerçek bir alerjik reaksiyon, alerjen ile bedenin temas ettiği anda, tüm şiddeti ile gerçekleşir. Histamin intoleransı ise bedende uzun bir dönem boyunca biriken histamin sonucu, kademeli olarak yaşanır.

⇒ Yüksek histamin seviyesini normale getirmek için en etkili yöntem düşük histaminli beslenmeden geçmektedir.

DÜŞÜK HİSTAMİNLİ BESLENME (HİSTAMİN DİYETİ) NEDİR?

Düşük histamin diyetinin temel amacı beslenmenin histamin seviyeleri üzerindeki etkisini en aza indirmektir. Fakat bu sıfır histamin diyeti demek değildir. Çevresel histamin maruziyetini sıfırlamak mümkün olamaz. Bu nedenle amaç; kişi özelinde, elverdiği kadar en aza indirgemektir.

DÜŞÜK HİSTAMİN DİYETİNİN GENEL KURALLARI:

  1. -Taze, buzdolabına girmeden, uzun süre muhafaza edilmeden tüketilen gıdalarda daha düşük histamin bulunur. Olgunlaşma süreci besinlerdeki histamin seviyelerini arttırır. Buzdolabında bekletmek yerine taze gıdayı hemen dondurmak histamin yükselmesini engelleyen iyi bir muhafaza etme yoludur.
  2. -Fermente gıdaların içinde yüksek histamin bulunur.
  3. -İşlenmiş, paketli; koruyucu ve renklendirici içeren gıdaların neredeyse hepsi yüksek histaminlidir.
  4. -Kalsiyum, C vitamini, D vitamini, magnezyum, çinko, kuarsetin takviyeleri histamin seviyelerini düşürmeye yardımcı olur.
  5. -Düşük Histamin Diyeti yaşam boyu değil, kısa bir dönem; negatif semptomlar kalkana kadar sürdürülür. Bu kişiye göre değişmekle beraber 1 haftadan 1 aya kadar sürer.

histamin diyeti nasıl yapılır

YÜKSEK HİSTAMİN İÇEREN UZAK DURULMASI GEREKEN GIDALAR:

  • -Fermente gıdalar; turşu, kombucha, yoğurt
  • -Eskitilmiş peynirler
  • -Avokado
  • -Kuru meyveler
  • -Nohut
  • -Mercimek
  • -Maya içeren her tür gıda
  • -Sirke ve sirke içeren her tür gıda
  • -Konserve gıdalar
  • -Kırmızı biber, tarçın, karanfil

HİSTAMİN ÜRETİMİNİ TETİKLEYEN UZAK DURULMASI GEREKEN YİYECEKLER:

  • -Alkol
  • -Domates
  • -Brüksel lahanası
  • -Ceviz
  • -Çilek
  • -Narenciye
  • -Kivi-
  • -Ananas
  • -Muz
  • -Çikolata
  • -Ispanak
  • -Kabuklu deniz ürünleri
  • -Enerji içecekleri
  • -Her türde çay

Düşük histamin diyetinde yasak olan yiyecekler

DÜŞÜK HİSTAMİN DİYETTE TÜKETİLMESİ TAVSİYE EDİLEN GIDALAR: 

  • -Organik hayvansal ürünler
  • -Taze balık
  • -Yukarıdaki listelerde yer almayan taze meyve ve sebzeler özellikle; karpuz, soğan, elma, yaban mersini
  • -Glüten içermeyen tahıllar
  • -Bitkisel; Hindistan cevizi, badem, pirinç sütü
  • -Yumurta sarısı
  • -Yer fıstığı ezmesi
  • -Zeytinyağı, Hindistan cevizi yağı
  • -Taze baharatlar; zerdeçal, zencefil, kekik

histamin diyette tüketilmesi tavsiye edilenler

Uzman Diyetisyen Zülal Yalçın son olarak: ‘Histamin intoleransınız olduğundan şüpheleniyorsanız bir süre boyunca Düşük Histamin Diyeti yapmak ve sonucunda kendinizi daha iyi hissedip hissetmediğinizi görmek en sağlıklı yaklaşım olacaktır. Bunun yanı sıra eğer diyetin sonucunda semptomlarınızda azalma yaşarsanız bir uzman yardımı ile histamin seviyelerini yükselten ana sebebi bulup, ortadan kaldırmaya yönelik bir yaşam tarzı oluşturmanızı tavsiye ederim.” açıklamalarında bulundu. 

Ramazan ayının gelmesiyle birlikte yemek yeme düzeni de değişiyor. Yeme düzeni değişen birçok kişi bu süreçte kilo veriyor ya da alıyor. Kilo vermeye çalışanlar da sağlıklı ve düzenli kilo vermek için doru tartılma konusunu araştırıyor. Peki, Ramazan ayında en doğru sonucu görmek için ne zaman tartılmalıyız? İşte Ramazanda tartılmak için en uygun vakit…

Ramazan ayında oruç tutarken beslenme düzeninin değişmesinden ve metabolizmanın yavaşlamasından dolayı birçok kişi kilo almaktan şikayet ediyor. 30 gün boyunca sağlıklı besinler yerine tüketilen kontrolsüz kızartma, hamur işleri, tatlılar ve yağlı et yemekleri kilo alımına sebep oluyor. Bu süreçte kilo almak istemeyen ve Ramazan ayını sağlıklı geçirmek isteyen birçok kişi uzman yardımı alıyor. Kilo kontrolünü sağlamak isteyenlerin doğru zamanda tartılmaları da çok önemlidir. İşte oruç tutarken doğru tartım ile ilgili tüm merak edilenler:

ORUÇLUYKEN NE ZAMAN TARTILMALI?

Ramazan ayında sağlıklı beslenme üzerine konuşan uzmanlar aynı zamanda doğru vakitte tartılmanın doğru bir sonuç alma açısından önemini vurguluyor. 

– Ramazan ayı boyunca kilo problemi olan kişilerin iftardan önce tartılmakta uzak durmaları gerekir. Çünkü oruç döneminde vücutta fazla sıvı-mimeral kaybı olacağından iftardan hemen önce tartılmak yanıltıcı bir sonuç gösterebilmektedir.

– Sahur sonrasında sindirim tam anlamıyla gerçekleşmemiş olması ve sıvı fazlalığı, sahur sabahında tartıda yanlış sonuçlar gösterecektir.

– Ramazan ayında tartıda  en sağlıklı sonuç, ancak  sahurdan 10-11 saat sonra elde edilebilir.

Ramazanda tartıda en doğru sonuç ne zaman görülür

ADET DÖNEMİNDE TARTILMAK DOĞRU MU?

Zayıflamak isteyen kadınların diyette sıklıkla yaptıkları yanlışlardan birisi de neredeyse her gün tartılmaktadır. Bir gün öncesi ile sonrası arasında çıkan tartı sonucundaki farklılık kişi üzerinde birtakım soru işaretlerine neden olabilmektedir.

Oruçluyken ne zaman tartılmalı

Diyetisyenlerin sürekli uyarıda bulundukları bir konuda kadınların adet dönemlerinde tartılması gerektiğidir. Çünkü adet döneminde vücutta su tutulumu yapan bir dönemdir ve çoğu zaman bireyi yanıltır. Bu yüzden diyet yapan kadınlar adet dönemi bitiminden 3 gün sonra tartılması daha doğrudur.

Ramazan ayında kilo almamak ve sağlıklı bir şekilde oruç tutmak için sahurda tüketilen besinleri doğru seçmek gerekiyor. Gün içerisinde susatmayacak ve tok tutacak besinler hangileri? Kilo almamak için sahurda ne yemeli? İşte uzmanından cevaplar:

‘On bir ayın sultanı’ Ramazan ayında sağlığımızı korumak ve rahat bir şekilde oruç tutmak için sahurda yenilen içilen besinlere dikkat etmek ve ona göre beslenmek çok önemlidir. Uzmanlar sahura kalkamadan tutulan orucun çok tehlikeli olduğunu belirtiyor. Bu yüzden sağlıklı bir sahur menüsü hazırlamak gerekiyor.  Farkında olmadan Ramazan Ayında yapılan bazı sahur ile iftar hataları orucu daha zor tutmamıza ve kilo alımına sebep olabiliyor. İşte kilo aldırmaya sahur menüsü listesi

DİYET SAHUR MENÜSÜ 1

  • 1 adet yumurta ve 1 ince dilim beyaz peynir ile hazırlanmış peynirli menemen ya da peynirli omlet
  • 2-3 ince dilim tam buğday ekmeği
  • 1 karper büyüklüğünde beyaz peynir
  • Domates, salatalık, yeşillik söğüş (yağsız )
  • 1 porsiyon meyve
  • 1 su bardağı süt veya 1 su bardağı kefir chia tohumu eşliğinde

Kilo almamak için sahurda ne yemeli

DİYET SAHUR MENÜSÜ 2

  • 1 Fincan ayvalı ıhlamur
  • Tam tahıllı yağsız tost
  • 1 adet haşlanmış yumurta
  • 1/4 avokado
  • 1 bardak ayran
  • hurma veya 2 adet kuru kayısı

Diyete uygun sahur menüleri

DİYET SAHUR MENÜSÜ 3

  • 1 kase sebze çorbası
  • 1 kase yoğurt
  • Cevizli, lor peynirli pancar salatası
  • 1 dilim tam tahıllı ekmek/avuç içi kadar pide

sahurda ne yenir

KİLO ALMAMAK İÇİN SAHURDA MUTLAKA TÜKETİLMESİ GEREKENLER

  1. Yumurta: Sahur için eşsiz bir besin. Omlet şeklinde ya da haşlanmış yumurta şeklinde tüketebileceğiniz gibi menemen gibi sebzelerle de tercih edebilirsiniz.
  2. Peynir: Kemik gelişimine de yardımcı olan güçlü kalsiyum kaynağı peyniri sahurda yiyebilirsiniz. Peynir yiyemeyenler yoğurt tüketebilir.
  3. Proteinli salatalar: Ton balığı, tavuk ve et parçalarından yapılan sağlıklı salatalar yenebilir.
  4. Posa değeri yüksek çorbalar: Özellikle kuru baklagilli yoğurt çorbaları, yulaf kepeği ve mercimekli sebze çorbaları ile etkili beslenme sağlayabilirsiniz.
  5. Taze meyveli ya kuru yemişli yoğurtlar tüketilebilir.
  6. Ayran ve kefir gibi mükemmel sahur karışımları önerilebilir.   

Ramazan ayında sahurda börek tüketmek isterseniz diyetisyenler tarafından önerilen diyet börek tariflerini deneyebilirsiniz. Hem lezzetli hem de hafif olan börek tarifiyle sahurda sofralarınızı donatabilir sevdiklerinizi çağırarak muhteşem unutulmaz bir sahur kahvaltısı yapabilirsiniz. İşte sahurda kilo aldırmayan diyet börek tarifiyle karşınızdayız…

Ramazan ayında sofraların olmazsa olmaz yiyeceği börek birçok farklı çeşitleriyle sofralarımızı süslüyor. 30 gün boyunca sahurda ne pişirsem diye düşünen ev hanımları için hazırladığımız börek tarifi lezzetiyle damaklarda tat bırakıyor. Ayrıca kilo almak istemeyenlerin bile rahatlıkla tüketebileceği kabaklı diyet börek ile unutulmaz bir sahur sofrası hazırlayabilirsiniz. Misafirlerinize de ikram edeceğiniz bu lezzet az kalorili ve kolay bir börek olmasından dolayı vazgeçilmeziniz olacak. İşte sahurda kilo aldırmayan ve tok tutan börek tarifi…

SAHURDA BÖREK YEMEK KİLO ALDIRIR MI?

Börekler fazla yağ ve un ile yapıldığından dolayı yüksek kalorili yiyecekler arasında yer alıyor. Börek çeşitleri de fazla yenildiği takdirde kilo problemine sebep olur. Bu nedenle diyetisyenler tarafından diyette olanların normal börek yerine kabaklı diyet börek tüketilmesi tavsiye edilmektedir. Beyaz un yerine esmer un ile yapılan kabaklı böreği sahurda tüketebilirsiniz. Susatmayan ve tok tutan bu tarif sahur sofralarının vazgeçilmezi yiyeceği arasında yer alacak.

sahurda börek yenir mi

KABAKLI BÖREK KAÇ KALORİ?

1 Porsiyon (Orta) Kabaklı Börek içerisinde ortalama 328,17 kalori bulunuyor.

SAHUR İÇİN TOK TUTAN KABAKLI DİYET BÖREK TARİFİ!

Malzemeler:

  • 1.5 su bardağı yoğurt
  • 2 adet kabak
  • 2 yumurta
  • 3,5 yemek kaşığı zeytinyağı
  • 1 yemek kaşığı buğday unu
  • 2 yemek kaşığı çavdarlı, yulaflı ya da kepekli un(isteğe göre) Beyaz un yasak
  • Yarım demet maydanoz
  • 1 demet dereotu
  • 3 yemek kaşığı lor peyniri
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 yemek kaşığı kuru fesleğen
  • 1 yemek kaşığı nane

Üzeri için:

  • 3 çay kaşığı çörekotu

kabaklı börek nasıl yapılır

YAPILIŞI:

Öncelikle bir kasenin içine 1 adet yumurtayı kırın ve diğer yumurtanın da sarısını ekleyip beyazını bir büyük bir kaba koyun.

Daha sonra yumurta akının üzerine yoğurdu ve zeytinyağını ekleyip güzelce karıştırın. 

Diğer bir tarafta kabakları kazıyın ve rende yardımıyla hepsini rendeleyin. Rendelediğiniz kabakların suyunu sıkın ve karışımın üzerine ekleyin.

Maydanoz ve dereotunu iyice yıkayıp bir kapta ince olacak şekilde doğrayın. Doğradıktan sonra bunları da karışıma ekleyin.
Karışımın üstüne 3 yemek kaşığı lor peynirini ekledikten sonra bir kaşık yardımıyla güzelce karıştırın. (rendelenmiş beyaz peynirde kullanabilirsiniz)

Karışıma kabartma tozunu koyup karıştırmaya devam edin. 

Sonra kullanmak istediğiniz Yulafı, çavdarlı veya kepekli unu 2 yemek kaşığı olacak şekilde ekleyip karıştırmaya devam edin.

Son olarak kuru fesleğen ve naneyle birlikte istediğiniz miktarda tuzu da ekleyip karıştırın.

Yaklaşık 25-28 cm çapında yuvarlak ya da dikdörtgen şeklindeki bir fırın kabına zeytinyağı ile yağlayın. 

Hazırladığınız börek karışımını katı muhallebi kıvamında olan hamuru yağlanmış kalıba aktarın. Bir kaşığı suya batırıp kaşığın tersiyle böreğin üzerini düzeltin.

Bir kasede çırptığınız yumurta sarısını böreğin üzerine kaşıkla sürün, ardından üzerine çörek otu serpiştirin.

Böreği önceden ısıtılmış 180 derece fırında üzeri kızarıncaya kadar pişirin. Biraz ılınmasını bekleyip dilimleyerek servis yapın. Dilerseniz küçük kareler halinde keserek, kürdanlara saplayarak da servis yapabilirsiniz.

İŞTE BU KADAR AFİYET OLSUN

HAYIRLI SAHURLAR

Osmanlı döneminden günümüze kadar gelen şerbet lezzetiyle sofralarda yerini alıyor. Ramazan denince akla gelen lezzetlerden biri olan şerbetinin birbirinden lezzetli ve diyete uygun tariflerini sizler için hazırladık. İşte padişah ve sultanların içtikleri mucize diyet şerbetlerin tarifleri..

Osmanlı dönemindeki padişahların ferahlamak için içtikleri şerbetin faydaları saymakla bitmiyor. Günümüzde de marketlerde ve evde annelerimiz tarafından hazırlanan şerbetin hafif  olanını tüketmek isterseniz bu tarifleri deneyebilirsiniz. Mübarek Ramazan ayının da vazgeçilmez içeceği olan şerbet içine konulan malzemelerle besleyici ve şifa deposu olarak sofralarda yer alıyor. Kilo almamak için dikkat edenlerin de rahatlıkla uygulayabileceği diyet şer tarifleriyle karşınızdayız. İşte merak edilenler:

DİYETE UYGUN ŞERBET TARİFLERİ

1.TARİF: KIZAMIK ŞERBETİ

Malzemeler:

  • 15 su bardağı su
  • 275 gram kızamık şekeri
  • 3 adet kuru kayısı
  • 3 adet kuru incir
  • 3 yemek esmer şeker
  • 20 adet karanfil
  • 4 adet çubuk tarçın
  • 3 parça zencefil
  • 1 adet elma

Yapılışı:

Öncelikle 275 gram kızamık şekerini , 3 yemek kaşığı 15 bardak suyla birlikte bir tencereye alın. karıştırdıktan sonra ocağa alın ve kaynatın.

Daha sonra üzerine zencefil, karanfil ve tarçını mutfak tülbentine sarıp tencereye koyun.

Eğer tülbent kullanmak istemiyorsanız tel süzgeç yardımıyla süzme işlemini yapmanı gerekiyor.

Bu sırada kuru kayısı, kuru inciri ve elmayı ekleyerek kaynamaya bırakın.

Kaynadıktan sonra altını kısın 20 dakika sonra kapatın.

Soğuk olarak servis edin afiyet olsun. Eğer çok tatlı olarak lohusa şerbetini içmeyi sevmiyorsanız suyu içeriğini daha fazla koyarak içerisindeki şeker oranını seyreltebilirsiniz. 

ramazanda susatmayan şerbet nasıl yapılır

2.TARİF:DİYET DEMİRHİNDİ ŞERBETİ

Osmanlı’dan günümüze dek lezzetinden ödün vermeyen Demirhindi şerbeti, Gülhatmi şerbeti ve naneli limon şerbetinin dışında tüketilen ‘Zayıflatıcı Osmanlı şerbeti’ içindeki malzemeler sayesinde yağ yakmayı kolaylaştırıyor.

OSMANLI DEMİRHİNDİ ŞERBETİ YARARLARI

SAFRAN: Şerbetin içinde tüketilmesinin nedeni iştahı bastırarak, açlığı engellemesidir.

KURU İNCİR: Bağırsakları çok iyi çalıştırarak sindirimi kolaylaştırır.

REYHAN: Selülit oluşumunu önler.

NANE: Ödem atma konusunda birebir. Günümüzde yapılan birçok detoks içeceklerinde bulunan bitkilerin başında geliyor.

demirhindi şerbeti nasıl yapılır

MALZEMELER:

  • Yarım litre sıcak su
  • Yarım çay kaşığı safran
  • 1 adet kuru incir
  • Birkaç yaprak reyhan (fesleğen)
  • Birkaç yaprak nane

YAPILIŞI:

⇒ Temiz bir kavanoza safran, incir, reyhan ve naneyi atıp suyunu ekledikten sonra demlemeye bırakın.

⇒ 1,5-2 saat demledikten sonra süzerek tüketin.

Diyete uygun şerbet tarifleri

NASIL TÜKETİLİR?

► Haftanın iki günü tüketebilirsiniz.

Afiyet olsun…

Ramazan’da uzun açlık süreleri nedeniyle metabolizma hızı yavaşlar ve besinlerden alınan enerjinin yağ olarak depolanır. Metabolizma yavaşlaması kilo vermeyi zorlaştıracağı için kilo vermek isteyenlerin metabolizmalarının çok hızlı çalıştırması gerekir. Peki tüm gün oruçlu iken metabolizma nasıl hızlandırılır? İşte Ramazanda metabolizma hızlandırmanın yolları…

Ramazan ayında oruç ibadetini yerine getiren birçok kişi yaklaşık 17 saat boyunca aç kalır. Aç ve susuz geçen günün sonunda hazırlanmış olan bütün yiyecekler karşısında birçok kişi nefsine hakim olmakta zorlandığından ölçüyü kaçırarak yemeğe fazla abanmaktadır. Uzmanlar uzun süreli açlıktan sonra bir anda genişleyecek olan midede hazımsızlık ve sindirim problemi oluşmaması için iftar sofrasında tükettiğimiz besinlere dikkat edilmesi gerektiğinin belirtiyor. İşte Ramazan’da zayıflamaya ve metabolizmayı hızlandırmaya yarayan ve bilmeniz gereken bazı detaylar:

METABOLİZMA NASIL HIZLANDIRILIR?

– Yemek yedikten sonra vücutta hissedilecek olan ağırlık hissinin gitmesi için iftardan sonra yarım saatlik de olsa yürüyüş yapmalısınız. Bu esnada metabolizmanın çalışır vaziyette olması beden rahatlatacak ve kilo almanın önüne geçecektir. 

– İftardan sonra her gün mutlaka 1 fincan yeşil çay için.

YEŞİL ÇAY NASIL HAZIRLANIR?

Yeşil çayın içine bir çubuk tarçın birkaç adet karanfil koyup demleyin. Yaklaşık 5 dakika beklettikten sonra bir bardağın içine koyup tüketebilirsiniz. Ana öğünlerden sonra içilen 1 fincan yeşil çay yemekle aldığınız karbonhidratların emilimini yavaşlatır. Bu sayede yağ depolanmasını azaltır ve metabolizmanızı hızlandırır. Yeşil çayınızın içine 1 adet kabuk tarçın koyarak hem demir emilimini engellememiş hem de tatlı krizlerinizin önüne geçmiş olursunuz.

yeşil çay nasıl hazırlanır

– Et, tavuk ve balık pişirirken ekstradan yağ eklemeyin. Bu tarz ürünleri kendi yağında pişirebilirsiniz. Ayrıca iftarda tüketeceğiniz sebze yemeklerini pişirirken yağı en son ekleyin ve 1 kilo sebze yemeğine sadece 2 yemek kaşığı sıvı yağ(ya da zeytinyağı) kullanın.

– Sahurda yulaf ezmesi yiyin Sahurda süt ile beraber tüketeceğiniz yulaf ezmesine 1 çay kaşığı da toz tarçın ekleyin. Acıbadem Maslak Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı özge öçal “Yulaf uzun süre tok kalmanızı sağlayacak. Eklediğiniz tarçın sayesinde ise kan şekerinizdeki dalgalanmaları önleyerek iftardan sonra yaşadığınız tatlı krizlerinin önüne geçeceksiniz. Yulaf ezmesinin yanında 1 adet haşlanmış yumurta tüketerek tokluk hissinizi daha da artırabilirsiniz” diyor.

ramazanda metabolizma hızlandırmanın yolları

– İftarda ana yemeklerinin yanında yapılan pilavdan kaçının. Onun yerine karabuğday tüketin. Karabuğday kilo vermek isteyenler için tokluk sağlaması, mideyi geç terk etmesi ve kan şekerini dengeli seviyede tutması sebebiyle çok faydalıdır. Diyetisyenler tarafından sıklıkla önerilen karabuğday vitamin mineral yönünden çok zengin bir besindir. Ayrıca yağ oranı düşük olduğu için kullanılabilir. 

– Az kalorili yiyecekler arasında olan salataya mutlaka elma sirkesi ekleyin. Uzmanlar iftarda metabolizmayı hızlandırmak için çorbadan sonra mutlaka salata tüketilmesi gerektiğini belirtiyor. Unutmayın salataya eklediğiniz sirke yağ yakımını hızlandırmaktadır.

iftardan sonra metabolizma nasıl hızlandırılır

– Mutlaka çorba için İftara mutlaka çorba içerek başlayın. Diyetisyen özge öçal “Ana yemeğe aniden geçiş yapmak kan şekerinizin çok hızlı yükselmesine sebep olabilir. Ayrıca iftara çorba ile başlamanız tokluk hissinizi artırarak alacağınız kaloriyi ortalama 250 kalori azaltır” diyor.

– Şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlıları tercih edin. Sütlü tatlılar içerdikleri süt proteini sayesinde şerbetli tatlılar kadar kan şekerinizde ani değişimlere sebep olmaz.

iftardan sonra yağ yakımını hızlandıran bitki çayları

– İftarda yemeklerinize tuz yerine taze öğütülmüş karabiber ekleyin. Taze öğütülmüş karabiber yağ hücrelerinin hacminin küçülmesini sağlar ve bu da zayıflamanıza yardım eder.

İşte bu kadar… HAYIRLI BİR RAMAZAN GEÇİRMENİZ DİLEĞİYLE…

Mübarek Ramazan ayının gelmesiyle birlikte birçok kişinin muzdarip olduğu konulardan biri iftarda kontrolsüz yeme sonucu kilo almaktır. Oruç tutarken 30 gün boyunca kilo almamak için internette ramazanda egzersiz yapılır mı soruları araştırılıyor. Peki oruç tutarken spor yapılır mı? İşte, Ramazan ayında egzersiz yapılır mı sorularının cevabı ve daha fazlası…

Yapılan araştırmalara göre oruç tutmak insan sağlığı açısından sayısız faydaya sahip. Özellikle vücudu toksinlerde temizlemesiyle öne çıkan oruç aynı zamanda kilo vermeyi de kolaylaştırmaktadır. Uzmanlar Ramazan ayında doğru beslenme tarzı ve doğru egzersizler ile metabolizmanın yavaşlamasını engellemenin ve kilo almadan oruç tutabilmenin mümkün olduğunu belirtiyor.  Peki ramazanda ne tür egzersizler yapmalı? İşte cevaplar:

ORUÇLUYKEN YAPILABİLECEK EGZERSİZLER!

– Ramazan ayı boyunca ev içi egzersizler yapabilir (Plank, ağırlıksız squat, vb.)

-Pilates yapabilir

-Bisiklet sürebilir

-Düşük tempolu yürüyüş yapabilirsiniz.

Uzmanlar egzersiz yaparken olası bir kalp çarpıntısı ,mide bulantısı, göğüs ağrısı ya da nefes alıp vermede zorluk çekerseniz hemen egzersizi sonlandırmanız gerektiği konusunda uyarıyor. 

ramazanda egzersiz nasıl yapılır

RAMAZANDA EGZERSİZ NASIL YAPILIR?

  • Oruçlu olduğunuz günlerde vücudunuz alışana kadar her gün yavaşça ufak ufak egzersizlere deneyerek başlayabilirsiniz.
  • Egzersiz yaparken sıvı kaybı yaşayacağınız için asla egzersizin dozunu arttırmamanız gerekiyor. Çünkü karaciğerinizde ve kaslarınızda depo edilen şeker azalır ve terle kaybedilen suyu artırmaktadır. 
  • Bir diğer dikkat etmeniz gereken detaylardan biri koşu gibi terleten sporlardan kaçınmalı onun yerine; pilates, reformer pilates, düşük tempolu yürüyüş veya yüzme gibi düşük  aerobik egzersizleri tercih etmenizdir.
  • Ayrıca spor yaparken antrenman sürelerini kısaltıp, dinlenme sürelerini artırarak, set sayıları ve kullandığınız ağırlıkları azaltarak ayarlamanız çok önemlidir.
  • Bu sayede hem sağlıklı hem de her gün aksatmadan rahat bir şekilde spor yaparak vücudunuzun direncini yükseltebilirsiniz.

oruç tutarken spor yapılır mı

YETERİNCE SU İÇTİĞİNİZDEN EMİN OLUN

Ramazan ayı boyunca sıvı kaybının önüne geçmek için vücut ağırlığının her kilogramı başına en az 30 ml kadar su tüketmeli ve iftardan spora kadar en az 500 ml su tüketmeniz çok önemlidir.

Sıvı alımını direk su olarak alın. Çay ve kahve asla suyun yerine geçmez.

Bir döneme damga vuran Sihirli Annem dizisinde canlandırdığı Tuğçe karakteriyle akıllara kazınan Damla Ersubaşı 2018’de mide küçültme ameliyatı sayesinde 6,5 ayda 41 kilo vermişti. Sık sık sosyal medyadan paylaşım yapan Ersubaşı’nın son hali herkes şaşırttı.

Sihirli Annem dizisinde canlandırdığı Tuğçe karakteriyle akıllara kazınan Damla Ersubaşı, 41 kilo vermişti. 6,5 ayda 41 kilo veren genç oyuncu Damla Ersubaşı, zayıflama sürecini ve yaşadığı sıkıntıları anlatmıştı.

damla ersubaşı

“Ben diyeti denedim, sporu denedim ama hiçbir şekilde kilo veremedim, vücudum yağ yakmıyordu. 90 kilogramdım %45 yağ oranı vardı. Son çarem ameliyat olmaktı. Kilolu olmam benim hareketlerimi etkiliyordu, hayatımı zorlaştırıyordu doktora gittim diyet yaptım, spor yaptım ama kilo veremedim. Son çare ameliyat olmaya karar verdim. Ameliyat sonrası 6.5 ayda 41 kilo verdim.”

“Bu süreçte öncesi ve sonrasında psikolojik destek aldım. Kendinizi hazırlamak çok önemli bu süreçte, ameliyat sonrası da çok zorlandım bir yıl iki yıl… Ameliyat olduktan sonra çok mutlu oldum. Şu an istediğim kilodayım ve olmam gereken kilodayım. Ben kiloyu verdim, istediğimi yiyebilirim’ diye bir şey yok. Yoksa en başa dönerim, yediklerime dikkat ediyorum. Kilomu korumak zorundayım. Ekmeği hayatımdan çıkardım, daha protein ağırlıklı besleniyorum. Hamur işi, makarna artık tercih etmiyorum, tabi canımın istediği zamanlar oluyor ama yine de dikkat ediyorum.”

Son dönemde estetikleriyle dikkat çeken Damla Ersubaşı, “Kendimi daha iyi hissediyorum. Minik dokunuşlar yaptırdım. Ayrıca bunu herkes yaptırıyor, çok normal bir şey” dedi.

damla ersubaşı son hali

Damla, “Yanağıma, dudağıma, çeneme, burnuma dolgu yaptırdım. Botoksum da var” demişti.

damla ersubaşı

İşte sosyal medyayı sallayan Ersubaşı’nın son hali…

sihirli annem tuğçe

Bir döneme damga vuran Sihirli Annem dizisinde canlandırdığı Tuğçe karakteriyle akıllara kazınan Damla Ersubaşı 2018’de mide küçültme ameliyatı sayesinde 6,5 ayda 41 kilo vermişti. Sık sık sosyal medyadan paylaşım yapan Ersubaşı’nın son hali herkes şaşırttı.

Sihirli Annem dizisinde canlandırdığı Tuğçe karakteriyle akıllara kazınan Damla Ersubaşı, 41 kilo vermişti. 6,5 ayda 41 kilo veren genç oyuncu Damla Ersubaşı, zayıflama sürecini ve yaşadığı sıkıntıları anlatmıştı.

damla ersubaşı

“Ben diyeti denedim, sporu denedim ama hiçbir şekilde kilo veremedim, vücudum yağ yakmıyordu. 90 kilogramdım %45 yağ oranı vardı. Son çarem ameliyat olmaktı. Kilolu olmam benim hareketlerimi etkiliyordu, hayatımı zorlaştırıyordu doktora gittim diyet yaptım, spor yaptım ama kilo veremedim. Son çare ameliyat olmaya karar verdim. Ameliyat sonrası 6.5 ayda 41 kilo verdim.”

“Bu süreçte öncesi ve sonrasında psikolojik destek aldım. Kendinizi hazırlamak çok önemli bu süreçte, ameliyat sonrası da çok zorlandım bir yıl iki yıl… Ameliyat olduktan sonra çok mutlu oldum. Şu an istediğim kilodayım ve olmam gereken kilodayım. Ben kiloyu verdim, istediğimi yiyebilirim’ diye bir şey yok. Yoksa en başa dönerim, yediklerime dikkat ediyorum. Kilomu korumak zorundayım. Ekmeği hayatımdan çıkardım, daha protein ağırlıklı besleniyorum. Hamur işi, makarna artık tercih etmiyorum, tabi canımın istediği zamanlar oluyor ama yine de dikkat ediyorum.”

Son dönemde estetikleriyle dikkat çeken Damla Ersubaşı, “Kendimi daha iyi hissediyorum. Minik dokunuşlar yaptırdım. Ayrıca bunu herkes yaptırıyor, çok normal bir şey” dedi.

damla ersubaşı son hali

Damla, “Yanağıma, dudağıma, çeneme, burnuma dolgu yaptırdım. Botoksum da var” demişti.

damla ersubaşı

İşte sosyal medyayı sallayan Ersubaşı’nın son hali…

sihirli annem tuğçe

Ramazan ayında yemek seçimine ve yemek süresine dikkat etmek gerektiğini ifade eden Medicine Hospital Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzm. Dyt. Hafize Öğün Dudioğlu, Ramazan ayının ilk günlerinde kabızlık, mide yanması, uyku hali, baş ağrısı, gibi bir takım sağlık sorunları olabileceğine dikkat çekti.

Medicine Hospital Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzm. Dyt. Hafize Öğün Dudioğlu , “Ramazan Ayı” dolayısıyla oruç tutanlar için beslenmeye yönelik önemli noktalara değindi.

İnsanların beslenme alışkanlıkları ve tercih ettiği besinler dönemsel olarak değişkenlik gösterebileceğine dikkat çeken Hafize Öğün Dudioğlu, “Ramazan ayı, oruç tutanlar için beslenme ve yaşam şeklinin değiştiği bir aydır. Ramazanda sağlıklı beslenmek için yemek süresi ve seçimine dikkat etmek gerekir. Vücut uzun süre aç kaldığı için, iftar saatine kadar kan şekerinde düşme durumu yaşanabilir” dedi. Bireylerin, düşük kan şekeri seviyeleri nedeniyle hızlı ve aşırı yeme isteği hissedebileceğine dikkat çeken Dudioğlu “Orucun ilk günlerinde beslenme düzenindeki değişimden dolayı kabızlık, mide yanması, uyku hali, baş dönmesi, baş ağrısı, kan şekeri düşüklüğü ve kilo artışı gibi bir takım sağlık sorunları ile karşılaşılabilir. Bu nedenle bu dengeyi bozmamak adına sahur öğünü mutlaka yapılmalıdır.” dedi. Dudioğlu Ramazan ayına dair aşağıdaki şekilde beslenme önerilerinde bulundu:

RAMAZANDA BESLENME ÖNERİLERİ

  • İftarda yağlı, kızartılmış, aşırı baharatlı ve yüksek kalori içeren gıdaları tüketmek yerine, uzun süre aç kaldıktan sonra mideyi yormamak adına hafif gıdalar tercih edilmelidir.
  • Gün boyu dinç olabilmek için protein ve lif açısından zengin olan ( kuru baklagiller -kuru fasulye, mercimek, nohut-, kepekli tahıllar ve tam buğday ekmeği, sebzeler ve salata) besleyici gıdalar tercih edilmelidir.
  • Yüksek yağ ve karbonhidrat içeren besinlere öğünlerde daha az yer verilmelidir.
  • Hızlı yemek yemek özellikle mide rahatsızlıklarını tetikleyebileceği için besinler iyi çiğnenmelidir. Tokluk hissinin 15-20 dakika içerisinde oluştuğu bilinmeli, yemekler buna göre daha yavaş tüketilmelidir.

  • Karbonhidrat alımına dikkat edilmelidir. Uzun süre açlıktan sonra aniden yüksek seviyede karbonhidrat alınması sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu nedenle beyaz ekmek, makarna, pilav ya da hamur işi gibi glisemik indeksi yüksek olan gıdalar yerine, karbonhidrat ihtiyacını karşılayan ancak kan şekerini hızla yükseltmeyen düşük glisemik indekse sahip ; kepekli ekmek, tam buğday ürünleri ya da bulgur pilavı gibi besinler tercih edilebilir.
  • Yemekleri pişirme yöntemlerinin de önemli olduğunu unutulmamalıdır. Özellikle ızgara, haşlama, fırında, buğulama gibi sağlıklı yöntemlerle hazırlanmalıdır.

  • Sıvı tüketimine dikkat edilmelidir. İftar ve sahur arasında 2-2,5 litre su içmeye özen gösterilmelidir.
  • İftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine; sütlü tatlılar veya meyve tercih edilmelidir 
  • Sahurda iftara kıyasla daha hafif ve uzun süre tok tutacak gıdaların tüketilmelidir . Protein açısından zengin olan süt ürünleri (yoğurt, süt, ayran, yumurta , peynir ), lif açısından zengin olan yeşil yapraklı sebzeler ve tam buğday ürünleri sahurda tüketilebilir. Çay ve kahve gibi içecekler, su kaybını hızlandırdığı için sahurda çok fazla tercih edilmemelidir.