Son yıllarda adını sıkça duyduğumuz kantaron yağı nedir, cilde faydaları nelerdir, cilde nasıl uygulanır, kullanan kişiler tarafından etkileri nedir? Uzmanların önerdiği ve övdüğü kantaron yağı hakkında yapılan araştırmalar sonuncunda elde edilen bilgiler tüm detaylarıyla beraber bugünkü yazımızda bulabilirsiniz.

Kantaron yağı, doğanın bize verdiği en mucizevi bitkilerden biri sayılan kantarondan elde ediliyor. Günümüzde sadece yağ olarak değil, çayı da içildiğinde baş ağrısı gibi oluşan problemleri ortadan kaldırıyor. Güzellik alanında son yıllarda çok fazla kullanılan ve tercih edilen kantaron yağı ise, yaraların iyileşme sürecini hızlandırarak kanayan bölgelerde bulunan mikropların yok olmasına yardımcı oluyor. Uzmanlar tarafından yapılan bir araştırmaya göre kantaron yağı; cilt lekelerini gidermekle kalmayıp aynı zamanda cildin yenilenmesini ve cildin daha sağlıklı görünmesini de sağlıyor. Cildiniz için kimyasal içerikli aynı zamanda ilaç kullanmayı sevmiyorsanız mutlaka alternatif tıpta iyi bir yere sahip olan kantaron yağını tercih etmelisiniz. 

Cilt tonunu eşitleyen kantaron yağı, yüzde oluşan şişkinliklerin giderilmesine de yardımcı oluyor. Sivilce, akne gibi cilt problemleri yaşayanların için umut kapısı olacak kantaron yağı, cildin kuru ve pul pul dökülmesini ortadan kaldırır.

PEKİ KANTARON YAĞI CİLDE NASIL UYGULANIR?

Güneş ışınlarından uzak bir yerde veya gece yatmadan önce temizlenmiş cildinize birkaç damla kantaron yağı sürerek masaj yaparak kullanabilirsiniz. 1 saat beklettikten sonra mutlaka temizlenmelidir.

KANTARON YAĞI SİVİLCELERİ GİDERİR Mİ?

Aktarda kolayca bulabileceğiniz kantaron yağı sivilceleri gidermez. Ancak sivilceleri tamamen gidermese de, iltihaplı sivilcelerin yol açtığı izleri hızlı bir şekilde iyileşmesine yardımcı olur. Sivilce izlerinin bulunduğu bölgeye 2 damla kantaron yağı damlatın. Sabah akşam uyguladığınızda değişimi zamanla fark edeceksiniz.

KANTARON YAĞI GÖZ ALTINA UYGULANABİLİR Mİ?

Faydalarıyla göz kamaştıran kantaron yağının en çok da göz altına uygulanabilir mi sorusu araştırılıyor. Uzmanların yaptığı araştırmalara göre kantaron yağı herhangi bir alerjiniz yok ise göz altına uygulanabiliyor. Göz altlarının daha canlı bir görünüme kavuşması için kantaron yağını uygulayabilirsiniz. Ancak gözünüzün içerisine görmemesine kesinlikle dikkat etmelisiniz.

Cildindeki bir türlü geçmek bilmeyen sivilcelerden şikayetçi olanlar genellikle ergenliğe bağlı ya da farklı sebeplerden ötürü her türlü yöntemi denese tamamen pürüzsüz bir cilde kavuşamamaktan yakınıyor. Oluşan tüm bu sivilce ve akneleri tamamen ortadan kaldırdığı söylenen aynı zamanda son zamanlarda adını çok duyduğunuz Roaccutane, hakkında merak edilenleri araştırdık. Roaccutane kullananlar nelere dikkat etmeli?

Roaccutane; şiddetli aknelerin tedavisinde kullanılan ve içerisinde yoğun miktarda İzotretinoin bulunan bir ilaçtır. Cildin yağ aktivitesini baskılayan ve neredeyse durduran, karaciğerde sentezlenen, yüksek A vitamini barındıran bu ilaç, uzman doktorlar tarafından 12 yaşından sonra ergenlik çağına girmiş gençlerde ve bu yaş sonrası görülen yüzde tahribat ve estetik görünüş açısından sıkıntı yaşayanların yüzler için reçete edilir. Özellikle şiddetli baskı, ağrılı ve ateşli aknelerle başı dertte olanların bununla beraber yaygınlaşması ve iz bırakmaya başlamasını ortadan kaldıran Roaccutane ilacı, 10’ar kapsüllük dubleks (PVC/PVDC) blisterler halinde 30 adet yumuşak jelatin kapsül şeklinde yalnızca eczanelerde satılmaktadır.

ROACCUTANE NASIL KULLANILIR?

Roaccutane reçete edilmeden önce mutlaka bir dizi kan testi ve özellikle karaciğer enzimlerinin kontrollerinin yapılması gerekmektedir. İlk kullanılmaya başlandığında düşük doz alınarak ilaca karşı hassasiyet ya da yan etki gösterilip gösterilmeyeceği bu ilacı kullanmanın aşamalarından birisidir. Genellikle 70 kilogram ve bu kilonun altında olan kişilere 35 mg gibi bir doz verilir. İlacı kullanan kişiler kesinlikle aç karnına tüketmemelidir. Roaccutane kullanılmaya başlandıktan tam 1 ay sonra tekrar tahliller yapılıp, ilk yapılan kan testleri ile karşılaştırılır. Bu test sonucunda yüksek kolesterol ölçümleri yapıldığı sıklıkla bahsedilenler arasındadır. Tahlil sonuçlarınızda bir anormallik yok ise sivilcelerinizin de zamanla azaldığını görebilirsiniz. Roaccutane ile tedavi süreci yaklaşık 6 ay kadar sürebilir. Bu süreçte ilacın dozajı arttırılıp azaltılabilir. Tekrar bir dönem daha kullanabilmek için ise doktorun öngördüğü süre beklenmelidir.

ÖNEMLİ NOT: Eğer bu ilacı doktorunuz size önerdiyse kesinlikle dozunda kullanmaya özen göstermelisiniz. Bu ilaç kesinlikle hamileler için uygun değildir. Uzman doktor önerisi olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır.

ROACCUTANE YAN ETKİLERİ NELERDİR?

Roaccutane kullanmaya başlayan kişilerin en çok dikkat etmesi gereken noktalardan biri ilacın yan etkileridir. Olağanüstü yan etkileri bulunan bu ilaç, hakkında çıkan haberler de kullanacak kişilerin etkilenmesine neden oluyor. Özellikle “İngiltere’de İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurumu’nun yaptığı son araştırmaya göre, ülkede 2 yıl içerisinde akne tedavisinde kullanılan Roaccutane’a bağlı 20 ölüm gerçekleşti.” açıklamasından sonra tedaviyi alacakları endişelendirdi. O yüzden mutlaka uzman doktorlar kontrolünde ilaç kullanılmalı, sık sık tahlil yaptırmalısınız. Reçete ile satılan Roaccutane bilinen yan etkileri şu şekildedir;

Bazı hastalarda kendilerine zarar verme veya hayatlarını sonlandırma düşüncesi (intihar düşünceleri) içerisinde olmuştur, hayatlarını sonlandırmaya (intihar teşebbüsü) çalışmışlardır veya hayatlarını sonlandırmışlardır. Bu hastalar depresyondaymış gibi gözükmeyebilir.

Döküntü ve kaşıntı gibi alerjik reaksiyonlar oluşabilir. 

Aşırı terleme, kaşınma, deride hassasiyet, şişme, akma, akıntı, baş ağrısı, vücut kıllarında gözle görülebilir artış olabilir.

Üst solunum yollarında iltihap, boğazda yanma, hafif burun kanamaları, mide bulantısı ve kusma ile beraber gelen geçmeyen baş ağrıları görülebilir.

Diş etlerinde ağrı, kanama, hassasiyet, geçmeyen ağız yaraları meydana gelebilir. 

Sürekli uykusuz ve yorgun hissetme, kendiliğinden geçen, el, yüz ve ayakta dantele benzer kızarıklık, kas kasılması, halsizlik, sersemlik yan etkileri arasındadır. 

Bu ilacın en büyük yat etkileri; Ruhsal denge bozukluğu: sesler duyma veya gerçekte varolmayan şeyleri görme gibi gerçekle bağlantı kaybıdır.

Saçlarda ve kaşlarda dökülme, cansızlaşma ve mat görünme olabilir.

ROACCUTANE KULLANANLARIN DİKKAT ETMESİ GEREKENLER

Roaccutane kullanan kişilerin öncelikle çok sabırlı bir şekilde ve doktorunun verdiği dozda kullanmaya özen göstermesi gerekir. 

Anne karnındaki bebekler için çok tehlikeli olan bu ilacı kullanmadan önce hamile olmadığınıza emin olmalısınız. Aksi taktirde bebeğinizi kaybedebilirsiniz.

Bu ilacı kullanırken deride hassasiyet oluşmasından ötürü ağda, bakım veya herhangi bir darbe sonrasında deride kalıcı izlere neden olabilir. 

Roaccutane merkezi sinir sisteminizi etkileyebilir. Baş ağrısı ve yorgunluk muhtemel yan etkilerinden bazılarıdır. Göz kuruluğuna neden olabilir ve karanlıkta görme problemi ortaya çıkabilir. Bazı insanlarda kulak çınlaması ve işitme kaybı görülebilir. Bazı vakalarda işitme kaybı kalıcı da olabilir.

ROACCUTANE FİYATI NEDİR?

Doktor reçetesinin dışında satılmayan Roaccutane, her yıl fiyat konusunda değişiklik göstermektedir. SGK’dan yararlanarak alabileceğiniz bu ürünün Mart ayı 2019 fiyatı 78,50 TL‘dir.

Sivilceli ciltlerin sık karşılaştığı problemlerden biri olan cilt delikleri zaman zaman can sıkıcı bir hal alabilir. Sizde cildinizde oluşan delikleri ve çukurları gidermek için farklı yöntemleri deneyebilirsiniz. Peki yüzde oluşan sivilce ve çukurlar nasıl giderilir? Hangi yöntemler cilt çukurlarını giderir? Haberimizin detaylarında sorularının yanıtını öğrenebilirsiniz.

Yüzdeki delik ve çukurlar, tıpta gözenek olarak adlandırılıyor. Portakal kabuğu görünümünde olan bu delikler, sivilceli ciltlerin çok sık karşılaştığı bir cilt problemidir.  Yüzdeki deliklerin yani gözeneklerin oluşmasına sebep olan nedenlerden biri genetik yatkınlıktır. Yağlı ya da karma yapıda bir cilde sahipseniz cildinizdeki gözenekler genişler. Yüzdeki gözeneklerin çok genişlemesi sadece görünüm açısından değil bakterilerin cilde girmesi, kirin ve yağın gözenekleri tıkaması ve bunun sonucunda aknelerin oluşmasına ortam hazırlar. Ayrıca tüketilen bazı yiyecek ve içecekler kişide farklı sonuçların ortaya çıkmasına ve buna bağlı yağ tüketiminin artmasına neden olur. 

Yüzde deliklerin olmasındaki diğer nedenler de; aşırı sivilce çıkması, akne problemleridir. Tabi bazen de bizim sivilcelerle oynamamız, patlatma ve sıkma gibi yanlış uygulamalar yapmamız da sebep olur. Böyle yaptığımızda gözenekler açılır ve beklenmedik bir şekilde kılcal damarlar çatlayarak içinden çıkılmaz bir hal alır. Ayrıca temizlenmeyen ve hiç müdahale edilmeyen sivilcelerde cilt çukuru yerine siyah nokta ve akne gibi sorunlara yol açar. 

PEKİ CİLTTE OLUŞAN BU DELİK VE ÇUKURLAR NASIL GEÇER?

LAZER TEDAVİSİ;Genellikle fondöten uyguladığınız zamanlarda kendini daha fazla gösteren delikleri teknolojiden faydalanarak yok edebilirsiniz. Lazer tedavisi sayesinde cildinizdeki delik ve çukurları doldurarak kısa sürede kurtulabilirsiniz. Yüzdeki hasarın durumuna bakıldıktan sonra, cildi soyan ya da soymayan olarak iki farklı yöntemle lazer işleminiz gerçekleştirilir. Cildin üst tabakası yakılarak uzaklaştırılır, alt kısımdan daha yeni ve pürüzsüz bir derinin gelmesi beklenir. Cildin soyularak yenilenmesi haftalar sürebilir. Bu yöntem delikler için en etkili yöntemlerden biri olsa da biraz pahalıdır.

KİMYASAL PEELİNG; Kimyasal peeling yöntemiyle cildin üst tabakasının yenilenmesini sağlayabilirsiniz. Genellikle yüzeysel izler ve delikler için kullanılan bu yöntem, kısa sürede işe yarayan etkili yöntemlerden biridir. Cildin üst katman kimyasal peeling sayesinde yakılır ve bu işlem mutlaka bir uzman hekim tarafından yapılmalıdır.

DERMABRAZYON; Lazer yönteminde olduğu gibi bu yöntem de sivilce izlerinin ve yüzdeki deliklerin yer aldığı cildin üst tabakası soyularak yapılır. Bu yöntemde cildi soymak için metal bir fırça kullanılır. Metal fırça ile soyulan cilt yenilenmesi için bir kaç hafta gerekmektedir. 

EVDE CİLT DELİKLERİ VE ÇUKURLARI İÇİN MASKE TARİFLERİ

1. YÖNTEM;

 1 tatlı kaşığı mısır unu, 1 çay kaşığı kil ve 1 su bardağı suyu güzelce karıştırın. Ardından deliklerin olduğu bölgeye sürüp, kuruyana kadar bekleyin. Kuruduktan sonra yavaşça ovalayarak kili yüzünüzden çıkarın. Bu yöntemi haftada 2 defa düzenli olarak uyguladığınızda kısa sürede değişimi fark edeceksiniz.

2. YÖNTEM;

1 adet yumurta akı, yarım tatlı kaşığı limon suyu, yarım tatlı kaşığı bal ve 2 tatlı kaşığı yaş mayayı karıştırın. Cildinize uygulayıp 30 dakika kadar bekletin. Ilık su ile temizleyip, cildinize nemlendirici uygulayın. Bu yöntemi haftada 1 ve 2 kez yapabilirsiniz. 

Hem kolay hem de lezzetli bir baklava yaparak sofranızı şenlendirmek ister misiniz? Şerbetli tatlıların klasikleşmiş tatlarından ve en bilinenlerinden biri kuş gözü baklavası biraz marifet ister. Sunumu şık olan kuş gözü baklavasının yapımı bugünkü yazımızda.

Şerbetli tatlı sevenlerin favorilerinden olan kuş gözü baklava, yufkası gibi incecik açılan yufkalar büzüştürülerek tepsiye dizilir. Pişirildikten sonra da şerbet ve Antep fıstığıyla bir araya getirilir. Ortaya çıkan lezzeti tarif edecek kelime bulmak ise biraz zordur. Orta kısmı boş kenarları büzgülü çıtır bir tatlı olan kuş gözü baklavası genellikle ceviz, fındık ya da Antep fıstığı ile süslenebilen bu tatlının yapımı kırk dakika kadar sürmektedir. Ayrıca bizi diğer baklavalarda olduğu gibi de uğraştırmaz. Peki Kuş gözü baklavası nasıl yapılır? Kuş gözü baklavasının püf noktaları nelerdir?

KUŞ GÖZÜ BAKLAVA TARİFİ:

MALZEMELER

2 su bardağı un
Yarım çay kaşığı kabartma tozu
Bir çimdik tuz
1 adet yumurta
1/4 su bardağı sıvı yağ
1/4 su bardağı yoğurt
1/4 su bardağı su

Üzeri için;

50 gr eritilmiş tereyağı
Yarım su bardağı sıvı yağ

Hamuru açmak için;

Nişasta

Şerbeti için;

2 su bardağı su
2 su bardağı toz şeker
1 tatlı kaşığı limon suyu

YAPILIŞI

Hamur malzemeleri ile yumuşak bir hamur yoğurun, gerekirse çok az daha un ilave edin.

Hamuru 9 eşit parçaya bölün. Yuvarlayıp üzerini nemli bir bezle örtün. 30 dakika dinlendirin .

Şerbet malzemelerini bir tencereye alın ve 5 dakika kaynattıktan sonra soğuması için kenara alın.

Her bir bezeyi nişastalayarak açabildiğiniz kadar ince açın ve 4 eşit parçaya bölün. Her parçanın uç kısmından başlayarak oklavaya sarın ve büzerek oklavadan çıkarın.

İki ucunu birleştirip yuvarlak yapın ve yağlanmış tepsiye dizin. Tereyağı ile sıvı yağı karıştırın ve baklavaların üzerine gezdirin.

Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında kızarana kadar pişirin. Fırından çıkan baklavaların üzerinde ılık şerbeti gezdirin.

Afiyet olsun…

Kilometrelerce alanı tek seferde kaplayabilen dünyanın en büyük canlı topluluğu olarak kabul edilen bal mantarları yüksek oranda vitamin ve mineral barındırır. İnsan sağlığına faydası olan bu besinin ağaçlara ise oldukça zarar verir. Ölümlerine neden olur. İçeriğinde zehir barındırdığından tüketirken dikkat edilmesi gereken besinler arasında yer alır. Bal mantarı nasıl tüketilir? Bal mantarının faydaları nelerdir?

Bilimsel ismi “Armillaria mellea” olan bal mantarı ABD’nin Oregon Bölgesinde bulunun ormanlık alanda kilometrelerce yetişir. Karanlık ve nemli ortamları sever. Yaklaşık 2200 hektarlık alanda bulunan bu mantarların sporları en hızlı çoğalan besinlerdirler. İlk kez 1998 yılında ağaçların hızla ölmesi üzerine araştırma yapan bilim insanlarının keşfettikleri bal mantarını fark ederler. Bunun üzerine araştırmayı genişleten bilim insanları oldukça ilginç bir sonuca varırlar. Bal mantarları ağaçların yaşamlarından alarak yetişip kendilerine alan açarlar. En hızlı çoğalan mantar türü olan bal mantarlar ayrıca dünyanın en büyük bir arada yaşayan canlı türü olarak kabul edilir. Parazit gibi ağaca yerleşen bal mantarları oldukça faydalıdır. Ancak faydasını elde etmek için haşlanması lazım. Aksi takdirler zehirlenmeye yol açabilir. İçeriğindeki Rhizomorflar odunların üzerinde bile kendilerine yetişme alanı bulur. Yaz mevsiminde ortaya çıkan bal mantarları kışın başına kadar toplanabilir. Ülkemizde Belgrat ormanında yapraklı ve iğneli ağaçların üzerinde yada kütük şeklinde kalmış ağaçlarda yetişir.

 

BAL MANTARI NASIL TÜKETİLİR?

Çok güçlü bir kokusu olan bal mantarı, üzerinde bal sarısı renginde bir tabaka bulunduğundan bal mantarı denilmiştir. Buruk bir tadı olan bal mantarları, içeriğinde zehir barındırdığından çiğ tüketilen mantarlardan değildir. Bu yüzden ortalama 15 ya da 20 dakika arasında haşlanarak tüketilmesi tavsiye edilir. Pişirmeden önce saplar şapka kısmından kesilir. Sapları tüketmeye uygun olmayan bal mantarlarının şapka kısımları tek tüketilir. Haşlandığında yoğun bir miktarda su salınımı yaptığından krema, sos yapımında kullanılır. Bunun yanı sıra sulu yemek ya da çorbası yapılabilir. Yemeğin hem kıvamını hem de tadını etkileyen bal mantarıyla beraber maydanoz, nane ve fesleğen tercih edilebilir. Bal mantarı yeterli oranda kaynatıldıktan sonra blendırdan geçirilir. İçeriğine sarımsak, fesleğen ve çok az zeytin yağı eklenerek sos elde edilir. Bu sos makarna ve etli yemeklere eklenebilir.

BAL MANTARININ FAYDALARI NELERDİR?

– Az miktarda gördüğünden güneş ışınlarını çok iyi depolar bu yüzden içeriğinde yüksek oranda D vitamini bulunur. D vitamini özellikle kemik ve diş gelişimine olumlu katkılar sağlar. 

– Her mantar çeşidinde olduğu gibi bal mantarında da B12 bulunur. Bu sayede saç dökülmesi ya da kansızlık gibi hastalığı olanların tüketmesi gereken besinler arasında yer alır.

– Vücut sağlığı için etkili olan en güçlü antioksidan maddesi selenyum bakımından zengin olan bal mantarı, vücut direncini artırır. Bağışıklık sisteminde antikor etkisini artırarak virüs ve enfeksiyonlara karşı daha sağlıklı olmasını sağlar. 

– Ayrıca kanserli hücrelerinin oluşumunu durur. Karaciğerin hızla yenilenmesini sağlayan hücrelerin sayısını artırır. Vücutta toksin birikimini engeller. Sülfür içeren bal mantarı hücrelerin kendilerini yenilemelerini de destekler.

– Vücudun gereksiz yağ depolamasını önler. Diyet yapmak isteyenlerin yanı sıra sporcularında tüketmesi gereken bir besindir. Ancak spordan sonra tüketilmesi önerilir.

– Kötü kolesterol seviyesini düşürerek kalp ve damar hastalıklarının oluşumunu engeller. Ayrıca yüksek tansiyon riski azalttığına dair da araştırmalar mevcuttur. 

Yoğun geçen bir haftanın içerisine uykusuzluk, düzensiz beslenme de eklenince cilt aşırı derecede yorgun ve bakımsız bir hale gelebilir. Bu noktada cildinize pratik yöntemlerle hem canlı hem de bakımlı görünmesini sağlayabilirsiniz. Nasıl mı? İşte kusursuz makyaj yapmanın püf noktaları:

Cildinize kusursuz makyaj yapmak istediğinizde cildinizin makyaja hazır olup olmadığını kontrol etmek bazı durumlarda zor olabilir. Örneğin tempolu geçen bir hafta içerisinde stres, uykusuzluk ve yorgunluğun belirtileri cildinizde kendini gösterebilir. Bu belirtiler arasında göz altı morlukları, lekeler ve cilt kuruluğu gibi olumsuzluklar vardır. Cildiniz bu haldeyken makyaj yapmak sizin zor olduğunda pratik adımları izleyebilir, cildinizi anında parlak, canlı ve kusursuz gösterebilirsiniz. Bir kaç dokunuşla cildinizi istediğiniz görünüme kavuşturmak için hazırsanız gelin başlayalım…

Makyaja yüzünüzü soğuk su ile yıkayarak başlayabilirsiniz. Sonrasında günlük kullandığınız içerisinde nemlendirici bulunan bir bb kremle alt tabaka oluşturun. Ardından göz altı morluklarınızı ve çevresindeki kızarıklıklarını yok etmek için şeftali tonlarında cilt renginizden bir ton açık kapatıcı ile geçin.

Yoğun ve ağır ürünlerle cildinizi daha fazla yormamak için ince yapılı ve hafif içerisinde nemlendirici bulunan ürünler kullanmaya özen göstermelisiniz. Özellikle ince bir makyaj istediğinizde transparan pudra kullanmalısınız. Hem çok hafif hemde ipeksi bir görünüm kazandıracaktır. Fondöten sonrasında pembe bir allık kullanarak cildinizi ısıtın. Aydınlatıcı kullanırken ise sarı, bronz, kahve ve ışıltılı allıklardan uzak durun. 

Sıra geldi kaşlara… Tam kaş renginizle aynı tonda bir kaç farı ile kaşlarınızdaki boşlukları doldurun. Göz kapaklarınıza ise yoğun ve koyu renk tonları yerine daha soft bir far ile geçiş yapıp, incecik bir eyeliner çekin. Çekitğiniz eyelinerın uzunluğunu kaşlarınızın hizasını geçmesin. Bu pratik bilgi sizin daha dinamik görünmenizi sağlayacak.

Makyajın önemli adımlarından biri olan kirpikler için doğru maskara seçimi çok önemlidir. Kirpiklerinizi birbirine yapıştırmayacak ve tel tel gösterecek bir rimel kullanın. Gözleriniz uykusuzluktan dolayı yorgun görünüyorsa alt kirpiklerinize de rimel uygulayabilirsiniz. 

Dudaklarınızı kesinlikle unutmamalı, hafif canlı pembe ya da şeftali tonları sizi oldukça canlı gösterecektir.

CİLDİN KUSURSUZ GÖRÜNMESİ İÇİN NE YAPMALI?

 Kusursuz bir makyaj için ciltteki ölü derileri arındırarak işe başlayabilirsiniz. Bunun için ise peeling önemli bir adımdır. Eğer peeling yapamıyorsanız, soğuk-ılık su şoku yapabilirsiniz. Bir beze bir kaç tane buz sarın daha sonra bunu yüzünüzde ve göz çevrenizde gezdirin.

Makyajın cilde tam oturmasını istiyorsanız, hafif hafif masaj yapabilirsiniz. Uyandığınızda cildinizi derinlemesine temizledikten sonra tonik mutlaka uygulayın. Bu adım cildinizin parlak görünmesini sağlayacaktır.

Böcek, sivrisinek ısırıkları sonrasında oluşan kaşıntı ve kızarıklığı gidermek için eczaneden önerilen Stilex krem aslında daha birçok fayda sağladığı alan bulunuyor. Sadece eczanelerde satılan bu krem hakkında detaylı bir bilgi istiyorsanız haberimizde tüm ayrıntıları bulabilirsiniz.

30 gramlık alüminyum tüplerde sadece eczanelerde satılan Stilex kremin etken maddesi Mepiramin Maleat, Lidokain hidroklorür, Dekspantenol‘dür. Deriye sürüldüğünde bölgesel olarak iltihap, alerji ve kaşıntıyı gideren bu krem uygulanan bölgede kısa sürede iyileşme sağlıyor. Kesik, şişmiş veya hasar görmüş ciltlere kesinlikle uygulanmaması gereken bu jel, 2 yaşından küçük çocuklarda doktora danışmadan kullanılmamalıdır. Doktor reçetesi üzerine kullanılması önerilen Stilex isimli bu jelin asıl üretici İsviçreli Vifor firmasıdır, Türkiye’de ise Abdi İbrahim İlaç Sanayi tarafından üretimi yapılıyor. Deride oluşan güneş yanıklarının tedavisinde, isilik, ürtiker diğer ismiyle kurdeşen isimli cilt sorunlarında, ciltte oluşan ağrının azaltılmasında ve tamamen giderilmesinde, arı sokmalarının iyileştirilmesi sırasında tedavi amaçlı kullanılabilir. 

Bu ilacın yardımcı maddeleri ise karbopol 940, polisorbat(E433), trietanolamin, komplekson 3,koku verici olarak oleum odania, koruyucu olarak benzalkonyüm klorür.  

STİLEX KREM NASIL KULLANILIR?

Bu kremi doktorunuz nasıl reçete ettiyse o şekilde kullanmanız gerekmektedir.  Bunun dışında kullanacaksanız ilacı uygulayacağınız bölgenin temiz olmasına dikkat edin.  Parmak ucuyla tedavi edilecek bölgeye ince bir tabaka halinde sürün. Hafifçe ovun. Gün içerisinde birkaç kez sürülebilir. 7 günden daha uzun süre uygulanmamalıdır.

STİLEX KREM FİYATI NEDİR?

Eczane dışında internette satımı mümkün olmayan Stilex krem, 17.67 TL​’dir. 

STİLEX KREMİN YAN ETKİLERİ

Ciltte yaygın ama şiddetli olmayan kızarıklık ve kaşıntı, yüksek ateş, kusma, çarpıntı.  Deride hafif kızarıklık ve kaşıntı, iştah kaybı, halsizlik, yorgunluk. Bu belirtilerden herhangi birini fark ederseniz, hemen doktorunuza bildirin.

Doya Doya Moda, ekranların yeni moda programı olarak son dönemde en çok beğenilen programlar arasında yer alıyor. Doya Doya Moda’da kilolu ve büyük bedene sahip 7 kadın, en uygun ve şık kıyafetleri seçerek moda alanında kendilerini ifade etmeye çalışıyor. Doya doya moda 26 şubat puan durumu nedir? 26 Şubat Perşembe Doya Doya Moda’da kim birinci oldu? Puan durumu nasıl?

HABERE AİT VİDEO İÇİN TIKLAYIN

TV8 ekranlarında gündüz kuşağında yer alan ve çok sevilen Doya doya yarışması tüm hızıyla bu dönemde fenomen olmaya devam ediyor. Televizyon ekranlarının ilgiyle izlenen fenomen yarışması Doya Doya Moda’da heyecan üst seviyede. Seray Sever, Uğurkan Erez ve Gülşah Saraçoğlu’nun jüri koltuğunda oturduğu Doya Doya Moda’nın her bölümüne televizyon dünyasından bir isim konuk jüri olarak katılıyor.  Doya Doya Moda gün birincisi kim oldu? Doya Doya Moda 26 şubat 2021 puan durumu nasıl? Doya doya moda yeni bölüm fragmanı yayınlandı mı gibi soruların yanıtları tüm izleyiciler tarafından merak konusu oldu. 

22 ŞUBAT DOYA DOYA YENİ BÖLÜM FRAGMANI 

25 ŞUBAT DOYA DOYA MODA GÜNÜN BİRİNCİSİ KİM?

Rabia: 15

Özde:14

Rüya: 14

Elif: 18

Birben: 13

Ceren: 20

Ayça: 15

DOYA DOYA MODA 500 TL’Yİ KİM KAZANDI?

Geçen haftalarda konseptte değişikliğe gidildi ve yeni bir rekabet daha eklendi! Artık yarışmacılar her gün arkadaşları için puan verecek ve en yüksek puanı alan kişiye 500 TL artı ödül para verilecek. Bu parayı bugün Ayça kazandı!

25 ŞUBAT DOYA DOYA MODA KİM BİRİNCİ OLDU?

25 Şubat Perşembe, kızlar konsepti en güzel şekilde oluşturmak ve jürilere beğendirmek için kıyasıya mücadele etti. Kızlarda günün birincisi 20 puanla Ceren oldu.

DOYA DOYA MODA JÜRİ ÜYELERİ

Gülşah Saraçoğlu

Uğurkan Erez

Seray Sever

Hande Demir Acar (Konuk jüri)

KEMAL DOĞULU DOYA DOYA MODA’DAN NEDEN AYRILIYOR?

Kemal Doğulu, Acun Ilıcalı’nın duyurduğu Exxen platformunda yeni bir projeye geçeceği için Doya Doya Moda programından ayrılıyor. Doğulu ayrılık haberini şu sözlerle duyurdu: “Üzülerek bu koltuktan feragat ediyorum. Buradan ayrılmak üzüyor beni elbette ama daha iyi bir şey yapmak için ayrılıyorum. Güzel projelerle çıkacağım tekrar karşınıza.” Yeni projesini sosyal medya hesabından duyuran Kemal Doğulu 1 Ocak’ta başlayacak olan Exxen’e geçecek.

Kemal Doğulu’nun yeni projesinin adı “Kemal Doğulu ile Büyük Değişim” olduğu düşünülüyor. İnstagram hesabından yaptığı paylaşım şu şekilde: “Kemal Doğulu ile Büyük Değişim Size “Bu ben miyim” dedirtecek büyük değişimler için hazır mısınız?Hikayelerinizle birlikte başvurularınızı bekliyoruz!”

7’den 70’e herkesin mutlaka evinde bulundurduğu yoğun krem şeklinde olan vazelin geçmiş yüzyıllardan günümüze kadar geldi. Genellikle kuruyan ellere çözüm olduğu bilinen vazelinin yüze de faydaları olduğunu bilir muydunuz? Daha önce vazelin hakkında hiç duymadığınız bilgiler haberimizin detaylarında…

Ham petrolden üretilen yoğun kıvamlı, renksiz mineral yap olan vazelin, Robert Chesebrough adlı bir kimyager tarafından keşfedilmiş bir maddedir. Genellikle herkesin evinde mutlaka bulunan vazelinin ömrü uzattığını iddia ederek  Robert Chesebrough 1 kaşık yediği söylenmiştir. Ancak bunu kesinlikle denemeyiniz. Birçok losyon, el kremi, yüz bakım ürünlerinde bulunan vazelin herkes tarafından bilindiği üzere kuruluğu giderek pul pul dökülmelerin önüne geçer. Vazelinin cilde faydaları bununla kalmıyor. Daha önce hiç duymadığınız vazelinin yüze ve diğer faydalarını sizler için mercek altına aldık.

Uzmanların yaptığı araştırmalara göre vazelinin içerisinde yüksek miktarda doğal yağ bulunuyor. Bu özelliğinden dolayı kaş ve kirpik uzatmada oldukça başarılı bir ürün. Kaş şeklinizin düzgün görünmesini sağlamak istiyorsanız vazelini benmari usulü eritip her gece yatmadan önce kaşınıza sürün. Bunu yaparken kreminin iyice erimiş olmasına özen gösterin. Çünkü katı kıvamda olan vazelin kaşların dökülmesine neden olabilir. 

Özellikle kış aylarında kuruyan tüm bölgelere gönül rahatlığıyla kullanabileceğiniz vazelin, çatlayarak kuru hale gelen dudaklara uygulandığında; kurumuş ve çatlamış dudakları nemlendirir, onarır, bakımı sağlayarak pürüzsüz yumuşak hale gelmesine yardımcı olur.

Saçlarınızı boyarken alnınıza ya da kulaklarınıza bulaştığından şikayetçiyseniz, saç boyamaya başlamadan önce bulaşmasını istemediğiniz ve yüzün bitiş çizgilerine vazelin uygulayabilirsiniz. 

Yüzünüzdeki makyajı çıkarmak için muhteşem bir ürün arıyorsanız vazelin imdadınıza yetişiyor. Dudaktaki ruju, kurumuş rimeli hatta göz kalemini bile acıtmadan kolayca temizlemek istiyorsanız pamuğa kremden alıp temizlemek istediğiniz noktaya ovalaya sürebilirsiniz.

Gün içerisinde dağılan ya da karışık duran kaşlarınızı sabitlemek için vazelini kullanabilirsiniz. Kaş jeline benzer yapıda olmasıyla kaşları sabitleyen vazelini özgürce kullanabilirsiniz.

KIRIŞIKLIK GİDEREN VAZELİN MASKESİ

 1 adet yumurta sarısı
 1 yemek kaşığı zeytinyağı veya tatlı badem yağı
 1 çay kaşığı vazelin

YAPILIŞI

İşe ilk olarak vazelini mikrodalga fırında eriterek başlayın.. Eğer mikrodalga fırınınız yoksa benmari usulü de eritebilirsiniz. Daha sonra yumurta sarısını ve tercih ettiğiniz yağı ilave ediniz, bütün malzemeler iç içe geçene kadar güzelce karıştırın. 

Hazırladığınız kremi yüzünüze sürerek 1 saat bekleyin ve cildiniz maskeyi iyice emdikten sonra ılık su ile durulayın. Bu işlemi haftada 1-2 kere tekrarlayabilirsiniz. Bu uygulamadan sonra bir cilt yağı ile cildinize masaj yaparak yüz kaslarınızı rahatlatıp kırışıklık oluşumunun önüne geçebilirsiniz.

İsmi biraz değişik ve çok duyulmamış olan cadı fındığı, yağı genellikle kozmetik ürünlerde kullanılıyor. Kızılderililerin rahatsızlık durumunda kullandığı bilinen cadı fındığı, alternatif tıpta sıkça adı geçen bir bitki türüdür. Şimdilerde adını sıkça duyduğumuz cadı fındığı nedir ve ne işe yarar? Cadı fındığının kullanım alanları nelerdir? İşte soruların yanıtı:

Anavatanı Avusturalya olan cadı fındığı, dünyada birçok ülkede yetişiyor. Yetiştiği bölgeye göre içerisinde bulunan yağ asitlerinin oranı da değişiyor. Kozmetik sektöründe değil yemeklerde de kullanılıyor. İçerisinde bol miktarda Oleik Air, Linoeik Asit, Palmitoleik Asit , Omega 3, Omega 6 ve Omega 7 bulunduruyor. Kozmetik alanında Hamamelis Virginana ( Cadı fındığı : Witch Hazel ) bitkisinin distilatı yani su buhari ile distilasyonundan elden edilen Cadı Fındığı suyu, ya da bu distilatın yoğunlaştırılmış extreleri (extract) kullanılır. Yüzlerce yıldır geleneksel olarak kullanılan Cadı fındığı ile ilgili bir çok klinik çalışma yapılmış.  Kozmetik alanında Cadı Fındığının etkileri ise şu şekilde özetlenebilir.

CADI FINDIĞI YAĞINI FAYDALARI NELER?

– Anti-aging kaynağı olduğu için yaşlanma karşıtıdır.

– Kanser tedavisine önemli oranda katkıda bulunur.

– Cadı fındığı yağı antibakteriyel bir bitkisel yağdır. Ciltte oluşan iltihapları temizleme konusunda oldukça etkilidir.

– Deriye zarar veren iltihapların temizlenmesi için düzenli kullanım önerilir. Düzenli kullanım sonrasında ciltteki enfeksiyon temizlenir ve hasarlı bölge iyileşir.
Kadın ve erkeklerin rahatsızlık duyduğu sivilceleri cadı fındığı yağı sayesinde yok edebilirsiniz.

– Hemoroid hastalarına iyi gelir.

– Saçların hızlı uzamasına yardımcı olur.

– Saçın parlaklık kazanmasını sağlar.

– Kepeklenmeyi sonlandırır.

– Çok işlem görmüş saçların onarılmasına katkı sağlar.

– Cildin nem oranını dengeler.

– Gözaltı torbalarının yok olmasını sağlar.

– Egzama gibi cilt hastalıklarını tedavi eder.

– Tırnak batıklarının tedavisine yardımcı olur.

– Cadı fındığı yağında antioksidan maddeler bulunur. Vücutta kolajen üretimini sağlayarak hücre hasarını onarmaktadır.

– Ciltte, deri altında ve saçlarda meydana gelen hücre hasarlarını cadı fındığı yağını kullanarak önleyebilirsiniz.

– Vitamin değeri yüksek olan cadı fındığı yağı, saçlarıyla sorun yaşayanların da kurtarıcısı olacaktır.

– Saç diplerinde meydana gelen kaşıntı ve kızarıklık gibi sorunları önler. Saçları besler ve daha hızlı uzamasına yardım eder.

CADI FINDIĞI NASIL KULLANILIR?

Cadı fındığı yağını ilk defa kullananlar elin üzerinde ufak bir bölgede alerji testi yapmalıdır. Eğer 10 dakika içinde herhangi bir renk değişimi yoksa kullanmaya başlayabilir. Yüze uygulama sırasında cadı fındığı yağını, aloe vera jeliyle karıştırabilirsiniz. Böylece hassas ciltleri korumuş olursunuz.

Makyaj temizleme pamuğuna birkaç damla cadı fındığı yağı döküp cildinizi bu pamukla silebilirsiniz. Her gece uykudan önce uygulama yaparsanız; çok kısa sürede cildinizi yenilemiş olursunuz.   Cadı fındığı yağını cildinize gün içinde 2 defa sürmeniz önerilir. Çok fazla kullanımı cildinizi yoracağı için önerilmez. Uygun görülen kullanım sabah ve gece olmaktadır.

Saç bakımında cadı fındığı yağını kullanmak için çeşitli esansiyel yağları deneyebilirsiniz. Saç maskesine 3 – 4 damla cadı fındığı yağı ekleyerek etkilerini görebilirsiniz.
Yara ve tahrişleri iyileştirmek için kullanımda zeytinyağıyla karıştırıp cilde sürmeniz önerilir. Böylece cadı fındığı yağının etkisi daha hızlı hissedilecektir.